Son bir kaç yıl içerisinde özellikle 3G teknolojisi ile kablosuz internet bağlantı hızının yükselmiş olması, internetin mobil cihazlar üzerinden kullanılma oranını dramatik bir biçimde artırmakta.
Yeni aldığı iPhone sayesinde Twitter ile tanışıp buna âşık olanlar bile var.
Yeni ve ileri teknolojinin kendisine her zaman yer bulduğu havayolu sektörü de bu gelişmeden müspet yönde etkilenen unsurlardan bir tanesi.
Amadeus tarafından hazırlanan ve mobil teknolojiler ile havayolu sektörünün gelecekteki durumunu değerlendiren bir rapor (16 Haziran 2011 tarihli), önümüzdeki günlerin bir hayli renkli geçeceğinin bir göstergesi.
“Her zaman bağlı yolcu” (Always connected traveller) konsepti altında hazırlanan rapora göre günümüzde sık uçan yolcuların %33’ü, rezervasyon yaparken akıllı telefonlarını kullanıyor.
Bu oran bize biraz abartılı gelmekle birlikte, mobil cihazların ekran büyüklüğü sorunu ortadan kalktıkça (mesela, katlanan ekranlar), mobil ticaretin çok büyük hızla artacağına inanıyoruz.
Rapora göre özellikle Kuzey Amerikalı ve Asyalı taşıyıcılar; tarife bilgisi, check-in, mil sorgulama gibi temel kabul edilen 12 dinamik uygulamayı mobil ortama aktarmış durumdayken, dünyanın diğer bölgelerindeki şirketler yolcularına nispeten daha az uygulama imkânı sunuyor.
Önümüzdeki dönemde mobil ortamda etkin bir biçimde kullanılması hedeflenen şeylerin arasında ise ödeme, lokasyon bazlı uygulamalar ve push mesajlar bulunuyor.
2011 yılında dahi mobil ortamda ödeme konusunun net bir biçimde çözüme kavuşturulamamış olması, mobil ticaretin önünü tıkayan engellerden bir tanesi.
Dünya nüfusunun dörtte üçünün bir mobil cihaz kullandığı düşünüldüğünde, gerek satış ve gerekse pazarlama iletişimi açılarından, mobil teknolojilerin önümüzdeki yıllarda havayolu sektörü için vazgeçilmez hale geleceğini öngörmek zor değil.
Apple firması, piyasaya art arda sunduğu ürünlerle mobil hayata dair inkâr edilemeyecek bir adım atmamızı sağladı.
Gelecek beş yıl içerisinde Apple veya bir başka firma tarafından sunulacak yenilikler, “Her zaman bağlı yolcu” konseptini, insan hayatının tabii bir parçası haline getirecek.