Affinity Search, bundan bir yıl kadar önce Google’ın ITA’i satın almasının onaylanmasının ardından geliştirilerek havayolu şirketlerinin beğenisine sunulan ve ilk müşterisi Air France KLM olan bir havayolu seyahat planlama aracı.
Mevcut teknolojilerin ürettiği ekranların genelinde uzun uzun metinleri okumanın zorluğu, internet ortamında pazarlama ve satış yapmak isteyen firmaların müşterilerine, metin yerine görselliğin ön plana çıktığı çalışmalarla ulaşmasının en önde gelen motivasyonu oluyor.
Bundan bir yıl kadar önce British Airways tarafından resmen devreye sokulan Tripseeker uygulamasını hemen hatırlayalım.
Bu uygulama sayesinde yolcular, havayolu şirketlerinin artık klasik haline gelen arama kutuları yerine, aralarında hava sıcaklığı ve amaçlanan aktivite tipinin de olduğu farklı bir çok özelliği de kullanarak, arzu ettikleri uçuş noktalarını sorgulayabiliyor.
Yine Lufthansa tarafından “Trip Finder” adı altında yaklaşık iki sene önce hizmete sunulan uygulama da benzer mantıkla çalışıyor.
Trip Finder, Amadeus firmasının geliştirdiği Affinity Shopper ürünü üzerinde çalışıyor.
Air France KLM’in kullanmaya başladığı Affinity Search de benzer şekilde, yolcuların seçimlerini yaparken, daha kullanıcı dostu ve hedeflenen uçuş noktalarının daha kolay bulunabilmesini sağlamayı amaçlayan bir araç.
Affinity Search ilk aşamada Air France’ın Avusturya, Finlandiya, İngiltere, İspanya, İtalya ve Yunanistan, KLM’in ise Avusturya, Finlandiya ve Yunanistan adresli web sitelerinde kullanıma sunuldu.
Ama doğrusunu isterseniz, Flights gibi muhteşem bir ürüne imza atmış Google + ITA işbirliğinin ürettiği bu alternatif seyahat planlama aracı, Havayolu 101 Ar-Ge Departmanı çalışanları için tam manasıyla bir sukut-ı hayal oldu.
Affinity Search, kendisinden yıllar önce geliştirilen rakiplerine karşı herhangi bir ilave özellik sunmadığı gibi, onlarda bulunan aktivite bazlı seçim imkânını da vermiyor.
Oysa Brezilyalı bir grup girişimci tarafından geliştirilmekte olan “Viaje Me” adlı web sitesi, seyahat edilecek şehrin seçilmesi açısından, havayolu şirketlerinin web sitelerindeki mevcut arama imkânlarından çok daha fazlasını sunuyor.
Ancak Viaje Me’nin de gidecek daha çok yolu var.
Nawal Taneja’nın yazdığı ve önümüzdeki günlerde Havayolu 101 Literatür Departmanı tarafından hazırlanan bir değerlendirmesini okuyabileceğiniz “The Passenger Has Gone Digital and Mobile” adlı kitabında özellikle vurgu yapılan konulardan olan Dijital Seyahat Yardımcısı (Digital Travel Assistant) konseptinin önümüzdeki yıllarda seyahat sektörünün en önde gelen konularından bir tanesi olacağına hiç kuşkumuz bulunmuyor.