Uçak içerisindeki konfor unsurlarından en başta gelenlerinin koltuklar ve bu koltuklara yerleştirilmiş eğlence sistemleri olduğu söylenebilir.
Havayolu sektörüne yönelik koltuk üretimi yapanların başında da B/E Aerospace, Recaro ve Weber (Zodiac Aerospace) firmaları geliyor.
Uçuş esnası eğlence sistemleri tarafına bakıldığında ise Panasonic Avionics Corporation, Thales Group ve Rockwell Collins‘in başı çektiği görülüyor.
Dolayısıyla, havayolu şirketleri, yeni bir uçak satın aldıklarında veya mevcut uçaklarının kabin içi donanımını yenilemek istediklerinde, bu firmalarla ayrı ayrı görüşüp anlaşmak ve seçimlerini yapmak durumunda kalıyor.
Network taşıyıcı iş modelini benimseyen havayolu şirketleri için koltuk ve eğlence sistemlerinin adeta ayrılmaz bir ikili haline geldiği göz önünde tutulduğunda, bu iki konfor unsurunun tek bir firma tarafından tedarik ediliyor olması akla gayet yatkın geliyor.
Belki de bu yönde bir strateji geliştirmenin uygun olacağına inanan Zodiac Aerospace, son dönemde satın aldığı iki farklı şirket ile, uçak kabinlerinin donatımında sunduğu ürün gamını genişletmeyi amaçlıyor.
Uçuş esnası eğlence işinde uzmanlaşan The IMS Company ve ticarî uçakların modifikasyon programlarında ihtisas sahibi bir mühendislik firması olan Northwest Aerospace Technologies (NAT), Zodiac Aerospace’in portföyüne katıldı.
Her ne kadar IMS, yukarıda bahsettiğimiz firmalar kadar büyük olmasa da, havayolu şirketlerine anahtar teslim kabin donanımı teklifleri sunma noktasında Zodiac’ın elini güçlendireceği muhakkak.
Uçak koltuğu işinde Zodiac’ın en önemli rakiplerinden B/E ise bu gelişmeye farklı bir açıdan bakıyor.
B/E CEO’su Amin Khoury, geçtiğimiz günlerde düzenlenen bir konferansta yaptığı konuşmada bu konuya değinerek, uçuş esnası eğlence sistemleri işinin yoğun bir biçimde bilgisayar yazılımı geliştirilmesine dayandığını ve bu sektördeki mevcut firmaların teknoloji ve sermaye birikimleriyle rekabet etmenin güç olduğunu açıkladı.
Khoury bu yüzden, B/E olarak böyle bir girişimde bulunmayı düşünmediklerini söyledi.
Khoury’ye hak vermemek mümkün değil.
Hele bir de işin içerik sağlama tarafı düşünüldüğünde, uçak kabini içerisindeki konfor unsurlarının tek bir firma tarafından sağlanmasının hiç de kolay olmadığı ortaya çıkıyor.