Antropoloji, insanların kalıntıları, iskeletleri, kafatasları gibi fiziksel ve biyolojik yapılarını inceler.
Antropolojinin, insan vücudunun niceliksel ölçümü ile ilgilenen bir dalı bulunmaktadır.
Bu dal, insan vücudunun boyutları ile ilgilenir.
Yunanca kelimelerden oluşan bu dalın adı antropometridir.
“Antr” insan, “metron” ise ölçüm demektir.
Antropometri için insan vücudun ağırlık merkezi, hacmi, hareketsiz bölümleri, sınırları gibi unsurların ölçümleri çok önemlidir.
Çünkü iş ortamlarında çalışanlar sürekli hareket halindedirler; işlerini yaparlarken çeşitli yönlere uzanırlar; kolları, bacakları, gövdeleri değişik boyutlardadır.
Bu yüzden çeşitli dinamik ölçülerin bilinmesine ihtiyaç vardır.
Bu bilgiler, insan-makine gibi ilişkilerde ve endüstriyel ürünlerin tasarımında kullanılır.
Vücut biçim ve boyutları tanımlanıp insan bedeninin fiziksel özellikleri (ağırlık, uzunluk, genişlik, kemik yapısı ve şekli gibi) sistematik olarak ölçüldüğünde stilizm, ergonomik çalışmalar ve mimarlık, havacılık gibi alanlarda en uygun ürünler ortaya çıkartılabilir.
Örneğin, uçuş ve yer görevlileri iş süreleri boyunca sıkça eğilme, dönme, uzanma gibi hareketler yaparlar ve bu tekrarlı hareketlere uyum sağlayabilecek, biçimi bozulmadan esneyebilecek, dayanıklı üniformaları giyerler.
Antropometri, kabin içi tasarımında da etkin rol oynamaktadır:
kullanım kolaylığı sağlayan malzemeler ve ürünler tasarlanıp, insan alışkanlıklarına hitap eden şekilde yerleştirilmiştir.
İlgili çalışma teçhizatlarda, çalışma yerleri gibi birçok noktada ve hatta kokpit tasarımlarında bile görülebilir.
Bu bağlamda antropometrinin ergonomi ve işçi sağlığı ve güvenliği ile de ilgisi bulunmaktadır.
Toplumların beden ölçüleri ve hareket kabiliyetleri, antropometri için hayati etkenlerdir.
Aksi halde yanlış tasarımlar ve kullanım uygunsuzlukları ortaya çıkabilir.