Basra Körfezi merkezli iki önemli havayolu şirketinin, Emirates ile Etihad Airways‘in birleşme görüşmeleri yaptığı iddia edildi.

Bu iki şirketin ortak özelliği, biri Abu Dabi, diğeri Dubai olmak üzere, her ikisinin de Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) merkezli olmaları.

BAE’nin yöneten ve aynı zamanda Emirates ve Etihad’ın da sahipleri olan ailelerin bir araya gelerek, bu iki şirketin birleşmeleri konusunda fikir alışverişinde bulundukları belirtildi.

Yıllardır birbirine rakip olan şirketlerin birleşmesi çok da sıra dışı bir şey değil.

Özellikle son 3-4 senedir nispeten düşük seviyelerde seyreden petrol fiyatlarının olumsuz etkisinin yanı sıra, Körfez’deki üç havayolu şirketinin pazara arz ettiği muazzam kapasite, şirketlerin kârlılığını önemli ölçüde düşürdü.

Bölgedeki şirketlerin önümüzdeki yıllara yönelik vermiş olduğu yeni uçak siparişlerini de hesaba kattığımızda, 2020’li yılların onlar için o kadar da kolay geçmeyeceğini belirtmemiz gerekiyor.

Bunun yanı sıra, Etihad’ın yürütmekte olduğu, şirket ortaklıklarına dayalı büyüme politikasının ciddi miktarda zarara yol açması da, tarafların birleşme konusunu gündeme taşımasına sebep olmuş olabilir.

Etihad’ın şimdiye kadar sadece Avrupa’daki yatırımlarından 2,5 milyar Euro civarında zarar etmesi, şirketin kuruluşundan beridir başında bulunan James Hogan’ın görevinden ayrılmasına yol açmıştı.

Geçtiğimiz Ocak yında yine Etihad’ın, Lufthansa ile yakın temas halinde olduğu iddia edilmiş; şirketler arası birleşme konusu tekzip edilse de, Şubat ayında tarafların altına imza attığı geniş işbirliği anlaşması, sektörün tüm dikkatinin buraya yönelmesine yol açmıştı.

Öte yandan, Emirates Başkanı Tim Clark, vermiş olduğu geniş bir mülakatta, böyle bir birleşmenin manasız olduğunu ve gündemlerine bulunmadığını belirtti.

Her ne kadar şimdilik reddedilmiş olsa da, Emirates ve Etihad arasındaki muhtemel bir birleşme kararının, önümüzdeki bir kaç yıllık dönemde havayolu sektörünün ve dünya ekonomisinin gidişatına göre netleşeceğini düşünüyoruz.