Beyaz Fil deyimi, Siam (Tayland) krallarının, hoşlanmadıkları bir saray mensubuna beyaz bir fil hediye ederek, o kişinin filin bakım masrafları sebebiyle ekonomik açıdan perişan hale düşmesinden geliyor.
Günümüzde bu deyim çok yüksek maliyetli olmasına karşın hedeflenen faydanın çok gerisinde kalan inşaat projeleri, ticarî girişimler, tesisler gibi kamu yatırımları için kullanılıyor.
Bu yatırımların ortak özelliği, işletmesinin çok masraflı olması ve sahibi tarafından kolay kolay satılamamasıdır.
Beyaz Fil, havayolu sektöründe özellikle havalimanları için geçerli bir deyim.
Dünyanın dört bir yanında, büyük umutlar ve hedeflerle inşa edilen ama fiilî durumda, proje aşamasında planlanan faydaların çok gerisinde kalan havalimanları bulunuyor.
“Beyaz Fil” Olan Havalimanları Hangileri?
Gelin şimdi hep birlikte, Beyaz Fil denince akla gelen belli başlı havalimanlarına bir bakalım.
Ciudad Real Central Havalimanı (Madrid): İspanya’nın başkenti Madrid’e 200 km mesafede olmasına rağmen, hızlı tren hattı kenarına inşa edilerek, bu kente hizmet etmesi amaçlanmıştır. 1,1 milyar Euro bedelle inşa edilen havalimanı, 2009 yılında hizmete girmiş ve uçuş azlığı sebebiyle sadece üç sene sonunda, 2012 yılının Nisan ayında kapatılmıştır.
Castellón–Costa Azahar Havalimanı (Valencia): Buraya uçacağını belirten hiç bir havayolu şirketi olmadığı halde, 2011 yılının Mart ayında yetkililer tarafından trafiğe açıldığı ilan edilmiştir. Yıllarca boş kalmış; bakım ve onarım çalışmalarına büyük miktarda para harcanmış ve en nihayetinde 15 Eylül 2015 tarihinde ilk uçuş gerçekleştirilmiştir. Castellón–Costa Azahar Havalimanı, İspanya’nın yaşadığı ekonomik krizin adeta bir sembolü olmuştur.
Huesca-Pirineos Havalimanı: İspanya’nın Huesca kentinde inşa edilen bu havalimanı, Pireneler’deki kayak merkezlerine hizmet etmek amacıyla projelendirilmiştir. Ancak havalimanının söz konusu tesislere 100 km’den daha fazla bir uzaklıkta oluşu, yolcular tarafından tercih edilmemesine yol açmıştır. Bu havalimanını 2016 yılında sadece 95 yolcu kullanmıştır.
Montréal–Mirabel Havalimanı: Kanada’nın Montreal kentinin 40 km kadar kuzey batısında kalan bu havalimanı, 4 Ekim 1975 tarihinde açılmıştır. Mirabel’in, 396 km² genişliğindeki arazisiyle açık ara dünyanın en büyük havalimanı olması planlanmıştı. Montreal’deki dış hat uçuşları, ABD’ye olanlar hariç, yeni havalimanına kaydırılmıştı. Ancak iç hat uçuşlarının eski havalimanından yapılmasına devam edilmişti. Mirabel Havalimanı’nın Montreal kent merkezin uzaklığı ve toplu taşıma imkânlarının gelişmemiş olması, yolcuların tepkisine ve mümkün olduğunca buradan uzak durmasına yol açtı.
Mirabel, 1975-1997 yılları arasında dış hat uçuşlarına ev sahipliği yaptı. Ancak 1997 yılından itibaren, Montreal’daki uçuşların tek bir havalimanından yapılmasına karar verildi ve bu iş için eski havalimanı seçildi. Mirabel Havalimanı sadece kargo uçuşlarının yapıldığı bir yer haline geldi. Neticede, bundan bir kaç yıl önce alınan bir karar çerçevesinde, havalimanındaki tesislerin tamamen yıkılmasına karar verildi.
Mattala Rajapaksa Havalimanı (Sri Lanka): Sri Lanka Başkanı Mahinda Rajapaksa’nın isteği üzerinde inşa edilen havalimanı, Mart 2013’te hizmete girmiştir. Kolombo Havalimanı’nın ardından ülkenin ikinci uluslararası havalimanı olmuştur. İlk başlarda SriLankan Airlines dahil olmak üzere bir çok havayolu şirketi buraya uçuş düzenlemiş ancak yolcu talebinin düşüklüğü sebebiyle kısa sürede bunları iptal etmişlerdir. Halihazırda sadece üç havayolu şirketinin sefer yaptığı havalimanın yıllık yolcu sayısı 20.000 civarındadır. Bu yüzden “dünyanın en boş uluslararası havalimanı” olarak anılmaktadır.
Lambert–St. Louis Havalimanı – 11/29 Pisti: St. Louise Havalimanı 1990’lı yıllarda uçak hareketi bakımından ABD’nin en işlek ilk 10 meydanı arasında bulunuyordu. Mevcut pistlerin yetersiz kalması ve uzun vadeli yolcu projeksiyonlarının ciddi miktarda artış öngörmesi sebebiyle havalimanına ilave bir pist inşa edilmesine karar verilir. 1998 yılında başlayan ve 1,1 milyar USD’ye mâl olan pistin inşaatı oldukça zorlu geçmiştir. Bu amaçla yedi farklı ana yolun güzergâhı değiştirilmiş, 2.000 adet ev, altı kilise ve iki okul yıkılmıştır. Ancak 11 Eylül saldırıları ardından düşen trafik ve bu havalimanını merkez olarak kullanan TWA firmasının iflası sonrası 11/29 pistine olan ihtiyaç ortadan kalkmıştır. Buna karşın inşaat tamamlanmış ve 13 Nisan 2006 tarihinde ilk kez bir yolcu uçağı bir ticarî sefer kapsamında buraya iniş yapmıştır. Halen kullanımda olan pist, havalimanındaki uçuşların ancak %5’lik bir bölümüne hizmet vermektedir. Terminale uzaklığı sebebiyle havayolu şirketleri, bu pisti kullanmaktan mümkün mertebe kaçınmaktadır.
Gary/Chicago Havalimanı: İlk olarak 1954 yılında açılan ve Chicago bölgesindeki O’Hare ve Midway havalimanlarına destek olma iddiası ile 2000’li yılların ortalarında büyütülen Gary Havalimanı, pistin uzatılması, yeni bir terminal binası inşası ve havalimanı çevresinin düzenlenmesi gibi aşamaları olan proje tamamlanmasına karşın, arzu edilen yolcu rakamlarının yanına dahi yaklaşılamamıştır. Halen hiç bir büyük havayolu şirketinin sefer düzenlemediği havalimanı yılda 2.500 civarında yolcuya ev sahipliği yapmaktadır.
Comments
One response to ““Beyaz Fil” Olan Havalimanları Hangileri?”