Kent içi ulaşıma dair inovatif projelerin ardı arkası kesilmiyor.

Dünyanın en önde gelen otomotiv firmalarından bir tanesi olan Daimler, “uçan otomobil” işine yatırım yapma kararı aldı.

Daimler, bu projede Volocopter adlı şirkete destek olurken, dünyanın iki büyük uçak üreticisinden bir tanesi konumundaki Airbus’a da rakip hale gelecek.

Volocopter şu ana kadar, aralarında Daimler ve ünlü girişimci Lukasz Gadowski’nin de bulunduğu yatırımcılarından 25 milyon Euro tutarında finansman desteği toplamayı başardı.

Volocopter, pilotsuz uçuşa imkân sağlayan, iki kişilik bir uçan otomobil olarak tasarlandı.

Stephan Wolf ve Alexander Zosel tarafından geliştirilen ve sahip olduğu 18 adet pervane ile dikine kalkış ve iniş (VTOL) yapabilme özelliğine sahip araç, elektrik motoruyla çalışıyor. Araç bu yüzden, eVTOL kategorisinde yer alıyor.

Volocopter VC200 adı verilen ve kent içi ulaşımda devrim yapacağı iddia edilen uçan otomobil, “insanlı” ilk uçuşunu 2016 yılının başlarında başarıyla gerçekleştirmişti.

Aynı yılın ortalarında ise Volocopter VC200 bu kez, “insansız” uçuşların denemesini yapmıştı.

Projeyi hızlandırma niyetinde olan şirket, elde ettiği taze finansmanla kadrosunu genişletecek.

Yeni istihdam edecek mühendislerin, Volocopter’in uçuş sistemleri, yazılımı ve elektrik motoruna odaklanacağı belirtiliyor.

Zira ilk Volocopter’in 2018 yılı içerisinde resmen satışa çıkarılması hedefleniyor.

Şirket bunun yanı sıra Dubai’deki resmî kurumlarla işbirliğine gitmiş durumda. 2017 yılının son çeyreğinde Dubai’de ilk kendi kendine uçabilen hava taksi hizmetinin denenmesi planlanıyor.

Dubai, 2030 yılına gelindiğinde, kent içi ulaşımının %25 oranındaki bölümünün, kendi kendine hareket edebilen (uçan veya karada giden) araçlarla yapılmasını istiyor.

Diğer “Uçan Otomobil” Projeleri

Uçan otomobil konusunda çalışmalar yapan tek firma Volocopter değil.

AeroMobil, Kitty Hawk (Google’ın kurucularından Larry Page tarafından destekleniyor), Terrafugia, Lilium, Airbus (Vahana) ve Uber gibi firmalar, halen kendi kendine uçabilen otomobil projelerine yatırım yapmaya devam ediyor.

Halihazırdaki dev bir uçak üreticisi olan Airbus tarafından üretilmesi planlanan Vahana özellikle dikkat çekiyor.

Yazımızın girişinde de belirttiğimiz üzere, Airbus ile Daimler, kendi kendine uçan otomobil işinde birbirlerine rakip oluyor.

Vahana’nın testleri, 2017 yılının sonunda gerçekleştirilecek.

Geçtiğimiz yıl içerisinde duyurulan Vahana adlı proje çerçevesinde, kendi kendine uçabilen tek kişilik otomobiller üretilmesi hedefleniyor.

Vahana, Sanskritçe’de “Tanrının Arabası” anlamına geliyor. Küçüklüğümüzde seyrettiğimiz Jetgiller adlı çizgi filmi anımsatan uçan otomobil, dikey olarak kalkış ve iniş yapabiliyor. Araçta, ön ve arka tarafta dörder adet olmak üzere toplam sekiz pervane bulunuyor.

Uçan arabanın ilk aşamada bir taksi gibi kullanılabileceği belirtiliyor.

2017 yılı sonunda test edilmesi amaçlanan Vahana’nın, 2020 yılında üretim aşamasına getirilmesi planlanıyor.

Ancak hava sahalarının son derece sıkı bir biçimde düzenlendiği ve Amazon PrimeAir gibi nispeten daha basit bir araç için dahi operasyonel hava sahası tahsis etmenin güçlüğü düşünüldüğünde, kendi kendine uçabilen otomobil projesinin gerçeğe dönüşebilme ihtimali en azından şimdilik biraz güç görünüyor.

Bununla birlikte, Airbus CEO’su Tom Enders açıklamasında, bu projeyi çok ciddiye aldıklarını ve nasıl ki insanoğlu bundan 100 yıl kadar önce kent ulaşımını yer altına indirdiyse, gelecek on yıllarda bunun tam tersinin gerçekleşerek kent ulaşımının hava araçlarıyla yapılabilceğini belirtiyor.

Airbus’ın halihazırda sürdürmekte olduğu elektrikli uçak projesini de hesaba kattığımızda, 2020’li yıllarda şehirlerimizde elektrikli motorlara sahip uçan arabaları görmek pek de şaşırtıcı olmayacağa benziyor.