Bir A380’e Yolcuların Binişi Kaç Dakika Sürer?

Airbus A380, dünyanın gelmiş geçmiş en büyük yolcu uçağı.

Filosunda A380 bulunan az sayıdaki havayolu şirketi, bu dev uçağa 400 ilâ 615 arasında koltuk yerleştiriyor.

Bir başka deyişle, dolu bir A380’e binmek için sırada bekleyen yolcu sayısı kimi zamanlar 600’lü sayılara ulaşabiliyor.

Pek iyi; tüm koltukları satılmış bir A380’e yolcuların binişi ne kadar sürüyor?

Airbus A380 tipi uçaklar için özel olarak hazırlanan biniş kapılarında üç köprü bulunuyor. Köprülerden iki tanesi uçağın alt katına, üçüncüsü ise üst katına bağlanıyor.

Böylece A380’lerin yolcu iniş ve binişlerinin hızlandırılması amaçlanıyor.

Bu konuyla ilgili olarak yapılan bilimsel çalışmalar dahi mevcut.

Bununla birlikte, dolu bir A380’e biniş süresi 45 – 50 dakikayı bulabiliyor.

Lufthansa, A380 Biniş Süresinde Rekor Kırdı

Bir yandan yolcu deneyimini iyileştirmek, diğer yandan da havalimanı operasyonunu hızlandırmak isteyen Lufthansa, geçtiğimiz günlerde yaptığı bir denemede, A380’e biniş konusunda büyük bir başarıya imza attı.

Los Angeles Havalimanı’nda gerçekleştirilen uygulamada, 350 yolcusu bulunan bir A380’in biniş işlemi, 20 dakika gibi son derece kısa bir sürede tamamlandı.

Tek aşamalı biyometrik biniş olarak tanımlanan uygulamada, oldukça gelişmiş yüz tanıma sistemi kullanıldı.

Projede Lufthansa’nın yanı sıra Amadeus, Amerikan Gümrük ve Sınır Koruma Kurumu, Los Angeles Havalimanı İşletmesi ve Vision Box adlı şirket ortaklaşa çalıştı.

Biyometrik Boarding
Biyometrik Boarding

Uygulama şu şekilde:

  1. Yolcular, self-servis biniş kapılarına yaklaşırken, kapıların üzerinden bulunan son derece gelişmiş kameralar, yolcuların yüzlerinin fotoğrafını çekiyor.
  2. Bu fotoğraf, anlık bir biçimde, Amerikan Gümrük ve Sınır Koruma Kurumu’nun veri tabanına gönderilerek eşleştirme işlemi yapılıyor. Bir kaç saniye içerisinde tamamlanan işlem başarılıysa, yolcunun uçağa binişi onaylanıyor ve kapı açılıyor.
  3. Yolcu, biniş kapısında uçağa biniş kartını (boarding pass) veya pasaportunu göstermek zorunda kalmıyor.

Los Angeles Havalimanı’ndaki deneme süresinin başarıyla tamamlanmasının ardından Lufthansa, söz konusu uygulamayı ABD’deki diğer havalimanlarında da hizmete sokmayı hedefliyor.

Her geçen gün artan yolcu sayısı ve buna karşı havalimanı altyapılarının kısıtlı kaldığı düşünüldüğünde, bu örnekteki gibi biyometrik tabanlı uygulamaların giderek yaygınlaşması kaçınılmaz görünüyor.


Posted

in