Havayolu sektörünün lider firmalarından Emirates, pilot sayısındaki yetersizlik sebebiyle uçaklarının bir bölümünü seferden çekmek zorunda kaldı.

Şirketin CEO’su Tim Clark, geçtiğimiz Nisan ayının başlarında yaptığı bir açıklamada, 100-150 arasında pilot eksikleri bulunduğu belirtmişti.

Clark ayrıca, pilot sayısının ancak Eylül veya Ekim aylarına doğru yeniden olması gereken seviyeye ulaşmasını beklediklerini sözlerine eklemişti.

Emirates bu sıra dışı gelişme sebebiyle, ABD’de Fort Lauderdale, Orlando ve Miami gibi tatil destinasyonlarına olan seferlerini azaltırken, Asya ve Avrupa’daki daha bir çok noktada benzer durumun yaşanacağı anlaşılıyor.

Şirket, Dubai ile Bangkok, Kuala Lumpur, Puket, Londra Heathrow, Münih ve Oslo gibi noktalar arasında da frekansını geçici bir süreliğine düşürecek.

Konuyla ilgili olarak Emirates’ten resmî bir açıklama gelmediğinden, kaç uçağın ne kadarlık bir süre için yerde kalacağına dair kesin bir bilgi edinmek güç.

Bununla birlikte, basına yansıyan haberlere göre Emirates Nisan ayında 11 adet Boeing 777 ve bir adet Airbus A380 olmak üzere toplam 12 uçağını yere indirdi.

Mayıs ayında bunlara 14 adet 777 ve 6 adet A380 daha eklenecek. Haziran ayında park edilecek 11 adet 777 ve 3 adet A380 ile birlikte yere inen toplam uçak sayısı 46 (36 Boeing 777 ve 10 Airbus A380) olacak.

Emirates’in filosunda şu anda, 150’si Boeing 777 ve 103 adedi Airbus A380 olmak üzere toplam 253 uçak bulunuyor.

Yani bir başka deyişle, önümüzdeki Haziran ayında Emirates’in 777’lerinin dörtte biri ve A380’lerinin %10’luk bölümü olmak üzere filodaki uçakların %18 oranındaki bölümü park pozisyonunda bekleyecek.

Sektörün en yoğun dönemi olan yaz aylarının başlarında yaşanması muhtemel bu işten Emirates’in ciddi anlamda zarar göreceği aşikâr.

Zira en basit hesapla, beşte bir oranında yolcu kaybı yaşanacak.

Emirates’in stratejisinde Dubai aktarmalı yapılan uçuşların bir hayli önemli olduğu düşünüldüğünde, azaltılan uçuş frekanslarının, yolcu sayısında yaşanan kaybın tahmin edilenden de fazla olmasına yol açabilir.

Yere çekilen uçaklar, Dubai’deki yeni havalimanı Dubai World Central’da (DWC) park edilecek.

Geniş gövdeli bir uçağın yerde beklerken dahi aylık maliyetinin 1 milyon USD civarında olabileceği kaydediliyor. Bu çerçevede bakıldığında Emirates, uçurmadığı uçaklar için ayda 50 milyon USD’ye yakın bir masraf yapmak zorunda kalacak.

Pilot Azlığı Neden Kaynaklandı?

Doğrusunu söylemek gerekirse son yıllarda havayolu sektöründe dünya genelinde işler gayet iyi gidiyor.

Filolar büyüyor, yolcu sayısı artıyor, havayolları daha önce görülmeyen miktarlarda ciro ve kâra ulaşıyor.

Bu durum hem pilot hem de kabin memurlarına olan talebi artırıyor.

Körfez’deki havayollarının kabin ve kokpit ekiplerine ödedikleri maaşın dolgun olduğu bilinmekle birlikte, bu bölgedeki şirketlerde çalışmanın zorlukları da yok değil.

Ülke şartlarına alışmanın güçlüğünün yanı sıra, uçuşların ciddi orandaki bir bölümününün gecenin geç saatlerinde yapılması, çalışanları zorluyor.

Çok basit bir örnek vermek gerekirse, Avrupa’da neredeyse tüm önde gelen havalimanlarında uygulanan gece uçuş kısıtlaması sebebiyle, saat 23:00 ile 06:00 arasında yapılan sefer sayısı yok denecek kadar az.

Yani Avrupa’daki havayolu personelinin geceleri evinde geçirme ihtimali, Körfez’deki meslektaşlarına göre çok daha yüksek.

Bu yüzden, dünyanın diğer noktalarındaki havayollarından cazip teklifler alan Emirates pilotlarının, kendilerine sunulan teklifleri olumlu bir biçimde değerlendirdikleri konuşuluyor.

Özellikle Çin’deki havayolu şirketlerinin, pilot istihdamı konusunda başı çektiği belirtiliyor.

Toplam 4.000 kadar pilotun görev yaptığı Emirates’in kendi uçuş okulunda halihazırda 170 pilot adayı eğitim görüyor.

Gerçek Sebep Talep Yetersizliği mi?

Emirates’in bu kadar çok sayıda uçağı seferden almasının ardından yatan ikinci bir sebebin, yolcu sayısındaki düşüş olduğu iddia ediliyor.

Uçakları düşük dolulukla uçurmak yerine parka çekmenin maliyeti daha düşük olabilir.

Her ne kadar Mayıs ayının ortasından Haziran ayının ortasına kadar Ramazan ayı sebebiyle bölgedeki yolcu trafiğinde bir azalma meydana gelmesi normal olsa da, filonun beşte birine yakın bir bölümününün uçmayacak olmasını Ramazan ayı ile açıklamak mümkün görünmüyor.

ATW dergisinin sorularını cevaplayan bir Emirates yetkilisi, hem pilot sayısındaki hem de yolcu talebindeki azlığın, filoda böyle bir ayarlama yapılmasına sebep olduğunu teyit etti.

Neticede, bahsi geçen etkenlerin ikisi de bugünden yarına ortadan kalkacak gibi görünmüyor.

Havayollarının ciro ve kârlılığının zirve yaptığı yaz aylarına böyle bir giriş yapmak ve daha önceden satışı yapılmış uçuşların bazılarını iptal etmek, hiç bir şirketin arzu edeceği bir durum değil.

Komşu şirket Etihad’da son iki yıldır yaşanan sıkıntılar, Qatar Airways’in 2017 yılının Haziran ayında Katar’a başlatılan ambargo sebebiyle geçirdikleri ve şimdi de Emirates’in bu şekilde gündeme gelmesi, Körfez’deki havacılık sektörünün daha uzunca bir süre türbülanstan kurtulamayacağının habercisi gibi.