Havacılık sektörü, küreselleşmenin en önemli temel taşlarından bir tanesi.

Dolayısıyla, küresel ekonomik gelişmeleri olumlu ya da olumsuz yönde etkileyen herhangi bir unsur, çok kısa bir sürede havacılık sektörüne yansıyor.

Bir mâlî kriz, bir salgın hastalık veya büyük bir doğal felaket, uçuş ve yolcu sayısında ani düşüşlere sebep olabiliyor.

IATA tarafından hazırlanan ve 2002-2018 yıllarını kapsayan bir grafikte bu durumu açık bir biçimde görmek mümkün.

Grafikte, Ücretli Yolcu Kilometre (Revenue Passenger Kilometer) ve Kargo Ton Kilometre (Freight Tonnes Kilometer) bazında dünya sivil havayolu sektörü incelenmiş.

Ele alınan dönem içerisinde yaşanan iki önemli gelişmenin sektörü nasıl etkilediği gösterilmiş.

Bunlardan ilki, Güneydoğu Asya’da meydana gelen akut solunum yetersizliği (SARS: severe acute respiratory syndrome) salgını; ikincisi ise 2008-2009 yıllarında dünyayı kasıp kavuran küresel mâlî kriz.

SARS salgını sırasında yolcu sayısında sert bir düşüş meydana gelirken, kargo hacminde hemen hemen hiç bir olumsuz etki gözlemlenmiyor.

Küresel mâlî kriz yıllarında ise hem yolcu hem de kargo taşımacılığında son derece sert düşüşler kaydedilmiş.

Yolcu sayısı, kriz öncesindeki trendini ancak 2016 yılı sonlarında yakalarken, hava kargo işinde toparlanma biraz daha uzun sürmüş.

Kargo Ton Kilometre performansı, kriz öncesi dönemindeki trendine ancak 2018 yılında çok yaklaşmış. Ancak henüz bunun üzerine çıkabilmiş değil.

Önümüzdeki yıllarda, küresel çapta bir kriz yaşanmadığı takdirde, havayolu ile seyahat eden yolcu sayısının kuvvetli bir biçimde artmaya devam edeceği tahmin ediliyor.

Hava kargo taşımacılığındaki artış ise sınırlı bir oranda kalacak.