Emirates, ABD’ye yapılan uçak seyahatlerinde yolcularına biyometrik özellikli boarding (uçağa biniş) imkânı veren ilk yabancı havayolu ünvanını kazandı.
Emirates bu projede, ABD’nin gümrük koruma kurumu (U.S. Customs Border Protection – CBP) ile çalıştı.
Geçtiğimiz Temmuz ve Ağustos aylarında, Dubai’den icra edilen New York ve Los Angeles uçuşlarında biyometrik boarding denemeleri gerçekleştirildi.
Bazı seferlerde yolcuların tamamı uçağa bu yöntemi kullanarak bindi.
Yüz tanıma teknolojisi ile çalışan ve olcuların önceden kayıt olmasını gerektirmeyen bu sistem sayesinde, biniş kapılarındaki kimlik teyit süreci bir – iki saniyede tamamlanabiliyor.
Bu çerçevede, yolcunun çekilen fotoğrafı, CBP’nin veri tabanındaki fotoğraf ile karşılaştırılıp teyit ediliyor.
Bununla birlikte, biyometrik boarding yöntemini kullanıp kullanmamak yolcuların tercihine bırakılmış.
Uygulama kapsamında Emirates tarafından herhangi yolcu verisi tutulmuyor ve tüm veri, Amerikan CBP kurumunca işleniyor.
Elde edilen başarı neticesinde, Emirates’in Dubai çıkışlı olarak ABD’de sefer yaptığı 12 farklı nokta için uygulamanın genişletilmesine karar verildi.
(New York, Newark, Boston, Chicago, Dallas, Houston, Los Angeles, San Francisco, Seattle, Washington, D.C., Orlando ve Fort Lauderdale)
Gerekli cihazların biniş kapılarına yerleştirilmesine paralel olarak, bu yılın sonuna kadar projenin tamamlanması hedefleniyor.
Emirates, Pasaportsuz Yolculuk Denemeleri Yapıyor
Emirates, yolcu deneyimini ve havalimanı operasyon verimliliğini artırmak amacıyla geçen yıl başlattığı “biyometrik” kimlik doğrulama projesini dünya geneline yaygınlaştırmaya başlamıştı.
Söz konusu projenin temelinde, yüz ve iris tanıma teknolojisi bulunuyor.
Emirates yolcuları bu sayede, check-in, pasaport kontrol, özel yolcu salonlarına giriş, uçağa biniş (boarding) gibi işlemleri zahmetsiz ve güvenli bir biçimde gerçekleştirebiliyor.
Pasaport, kimlik kartı ve biniş kartı ibrazı gibi şeyler tarih oluyor.
Dubai Havalimanı’nda başlatılan uygulama, bu yılın sonlarına doğru Londra Gatwick ve Avustralya’daki bir havalimanında daha devreye alınacak.
One ID (Tek Kimlik) adı verilen projenin başarıyla uygulanabilmesi durumunda hem güvenlik hem de yolcu konforu açısından büyük faydaları olduğu ve tüm geleneksel seyahat dokumanlarını ortadan kaldıracağı belirtiliyor.
Böylece güvenlik seviyesinin artırılmasının yanı sıra, özellikle Dubai Havalimanı’nda önümüzdeki yıllarda yaşanması kaçınılmaz görünen kapasite sıkıntısına bir çare olarak terminal içindeki yolcu akışları hızlandırılacak.