İstanbul Atatürk Havalimanı’nın dönüştürülmesine yönelik proje geçtiğimiz günlerde başladı.

Şu anda havalimanının 17/35 paralel pistlerinin güney ucunda, hafriyat araçları çalışıyor.

Kamuoyuna verilen bilgiye göre buraya, salgın hastalık dönemlerinde kullanılmak üzere bir hastane inşa ediliyor.

Herhangi bir sorunu bulunmayan işler durumdaki böylesine büyük bir havalimanının üç pistinden ikisinin devre dışı kalması, gerçekten üzücü.

Lâkin Atatürk Havalimanı’nda yapılan bu dönüştürme çalışması hiç de sürpriz değil.

Ülkemizde gündemin anormal bir hızla değişmesi sebebiyle bir kaç ay önceki gelişmeler hatırlanmıyor bile.

Oysa 2019 yılının Kasım ayında basına yansıyan bir haberde, Atatürk Havalimanı dönüştürme projesine ilişkin ayrıntılar yer almıştı.

Projeye göre, kuzey-güney pistlerinin olduğu alan, bitişiğindeki apron sahalarıyla birlikte Atatürk Havalimanı’ndan ayrılarak, büyük bir şehir parkı olarak yeniden yapılandırılacaktı.

İşin ilginç yanı, şu an hastane inşaatı yapıldığı söylenen yer ise cumhurbaşkanlığı sarayı olarak önerilmişti.

Öte yandan, 05/23 pisti, genel havacılık uçuşları için açık tutulurken, dış hatlar terminalinin bir bölümü bu çerçevede, genel havacılık operasyon alanına dahil edilmişti.

Biz de Havayolu 101 olarak, Atatürk Havalimanı’nın acilen yeniden iç hat uçuşlarına açılmasını teklif etmiştik.

Birden Fazla Havalimanı Bulunan Şehirler

Dünyanın önde gelen bir çok metropolünde, birden fazla havalimanı bulunuyor.

New York, Londra, Moskova gibi şehirler özellikle dikkat çekiyor.

New York’taki üç büyük havalimanı; JFK, LGA ve EWR, birbirlerine kuş uçuşu olan mesafenin yakınlığı ile biliniyor.

Londra’ya ise Heathrow (LHR), Gatwick (LGW), Luton (LTN), Stansted (STN) ve City (LCY) olmak üzere tam beş önemli havalimanı hizmet veriyor.

Londra City Havalimanı, şehrin tam merkezinde yer alması sebebiyle kendisine has bir konuma sahip.

2018 yılında 4,8 milyon yolcuya hizmet veren City Havalimanı’nın kapasitesinin artırılmasına yönelik projenin halen devam ettiğini de hemen ekleyelim.

City Havalimanı’nda günde ortalama 200 civarında iniş ve kalkış hareketi gerçekleştiriliyor.

Burayı kullanan yolcular, gidişte, terminale girişten itibaren 20 dakika içinde uçakta olabilme, varışta ise uçaktan indikten itibaren 10 dakikada terminalden çıkmış olabiliyor.

İstanbul’a dönüp baktığımızda, mesafe olarak birbirlerine yeterince uzak havalimanları görüyoruz.

Yani gerekli planlama yapıldığında, bu havalimanlarını birlikte kullanmak mümkün.

Atatürk Havalimanı, İç Hat Uçuşlarına Açılmalı

İstanbul’un 20 milyona yaklaşan nüfusunun çok büyük bir bölümü, kentin güneyinde yaşıyor.

Atatürk Havalimanı, 100 seneyi aşan geçmişiyle adeta şehirle bütünleşmiş durumda.

Yeni havalimanı ise İstanbul’un Karadeniz kıyısına, yani şehir merkezinden 50 km kadar uzağa inşa edildi.

Bu yüzden, uçağı tercih edenlerin toplam seyahat süresi 1 – 1,5 saat kadar uzadı.

10-12 saatlik uzun bir uçuşa giden bir yolcu için belki de çok önemli olmayan bu süre, İstanbul ile Ankara, İzmir, Antalya gibi kısa mesafeli uçuşlar yapan yolcular için tercih değiştiren bir sonuca yol açtı.

İstanbul’un Anadolu yakasında yaşayan ve daha önceleri, ulaşım kolaylığı sebebiyle Atatürk Havalimanı’nı tercih eden yolcuların ciddi bir bölümü, uygun bir uçuş varsa Sabiha Gökçen Havalimanı‘nı kullanmaya başladı.

THY, tekel olduğu İstanbul (IST) – Ankara hattında Atatürk Havalimanı zamanında günde 22-23 uçuş yaparken, yeni havalimanında bu sayıyı 15-16’ya kadar indirmek zorunda kaldı.

Süre kaybının yanı sıra, yolcuların havalimanına ulaşım için harcadığı para da dramatik bir biçimde arttı.

Bu çerçevede bakıldığında, Atatürk Havalimanı’nın sadece iç hat uçuşları için yeniden hizmete alınmasının, ülke ekonomisi için ne kadar faydalı olduğu açık bir biçimde görülüyor.

Günde Kaç Uçuş Yapılır?

Sadece iç hat uçuşları yapılacağı ve THY’nin geniş dış hat uçuş ağından ayrı olacağı için, Atatürk Havalimanı’ndaki günlük trafik miktarı düşük seviyelerde kalacaktır.

Sabah, öğle ve akşam saatlerinde Ankara ve İzmir’e ikişer uçuş yapılabilir.

Mesela; Atatürk Havalimanı’ndan Esenboğa’ya, 07:00, 09:00, 11:00, 13:00, 17:00 ve 19:00 saatlerinde sefer konabilir.

Bunun bir benzeri, İzmir için de yapılabilir.

Ayrıca Adana, Antalya, Gaziantep, Kayseri ve Trabzon gibi noktalara, sabah ve akşam olmak üzere günde iki uçuş konulur.

Bodrum ve Dalaman gibi turistik yerlere yaz tarifesinde sefer düzenlenir.

Böylelikle en yoğun saatte dahi en fazla 8-10 kalkışlık bir slota ihtiyaç duyulur ve yeni havalimanının operasyonu neredeyse hiç etkilenmez.

Bu planlamada, Atatürk Havalimanı’nda iç-dış aktarmalı uçuş olmayacağından, operasyon son derece basit bir biçimde yürütülür ve bu iş için bazı bölümleri son derece yeni olan dış hatlar terminal binası kullanılır.

Dış hat aktarması olan iç hat yolcuları, mevcut durumda olduğu gibi, yeni havalimanını kullanmaya devam eder.

Yeni havalimanındaki kargo tesisleri henüz tamamlanmadığından, kargo uçağı seferlerinin halen Atatürk Havalimanı’ndan icra edildiğini ve günlük uçuş sayısının yukarıda değindiğimiz yolcu uçağı tarifesinden daha fazla olduğunu da hemen belirtelim.

Dünyaya Örnek Olur

Yazımızın girişinde bahsettiğimiz dönüşüm projesi ile birlikte Atatürk Havalimanı’nın yeniden yolcu uçağı seferlerine açılması, dünyaya örnek bir proje olur.

Fuar, müze ve şehir parkı ile entegre mükemmel bir tesis doğmuş olur.

Hem genel olarak ülke ekonomisi kazanır, hem de İstanbul ile ülkemizin diğer şehirleri arasında direkt olarak seyahat edecek yolcular zamandan ve paradan tasarruf eder.