Uçuş boyunca yerden kilometrelerce yüksekte, tüpe benzer bir yapının içinde oturmakla, film seyretmekle, yemek yemekle meşgul bir topluluğun gözüyle görmediği bir yerde, sürekli değişen atmosferik koşullarla ve bazen de telekomünikasyonla uğraşan, her geçilen hava sahasında bilgi alışverişinde bulunan, ilaveten bahsi geçen topluluğun bilgisini alarak taşıma sözünü şirketi adına veren insanların işi hiç kolay değildir.
Bu stresli işte ekibin yönetilmesi, etkin karar verme becerisi çok önemlidir.
Haliyle, bu iş için seçim kriterleri de zordur.
Dışarıdan çok havalı, eğlenceli, gezmeli, kolay bir iş olarak görülebilir.
Ama başarısızlık affetmez. Ardından getireceği bunalım da uğraştırır.
Pilotluk için seçim kriterleri ilk etapta şunlar olabilir:
- akıldan hızlı ve pratik hesap yapabilmek,
- hızlı tepki verebilmek,
- muhakeme edebilmek,
- mekân değişikliğine anında uyum sağlayabilmek.
Pilotluk mesleği için bunların yanı sıra, görsel ve işitsel hafızanın gücü, hassas motor beceriler, şekil-zemin ilişkisinde sürat ve doğru algılama, iletişim becerileri, işbirliği, istikrar ve motivasyon istenmektedir.
İyi derecede İngilizce dil bilgisi ve mesleki bilgi zaten tartışılamaz.
Bu durum, beş yıldızlı bir otele aşçı olmak için başvuran adaya “Yemek yapmayı biliyor musun?” veya “Kaç çeşit yemek yapabilirsin?” diye sormaya benzer.
Sıralanan ölçümlemelerdeki kurgu ve yaklaşım, adayların sınavlarda taktik geliştirmelerine müsaade etmeyecek şekildedir.
Çünkü gerçek seyir halinde iken karşılarına hiç beklenmedik bir anda bir problem çıkabilir. Bu problemi nasıl çözecekleri önemlidir.
Ardından kişide, herhangi bir psikotik durumun olup olmadığının, baskı altında çalışabilmenin ve ruhsal dayanıklılığın incelendiği ikinci aşama gelir.
Gerek işe girişteki ve gerekse tip değişikliklerindeki sınavlardan, zihin-beden-ruh sağlığı ile sağ salim çıkanlardan, bu başarılarını ve sağlıklarını, meslek hayatları boyunca ve mümkünse artırarak devam ettirmeleri beklenir.