Tarihinin en büyük krizini yaşayan havayolu sektörü, aldığı devlet yardımlarıyla konuşulmaya devam ediyor.
Devlet yardımları çok farklı şekillerde olabiliyor.
Havayolları; düşük faizli borç, maaş desteği, vergi indirimleri, doğrudan nakit desteği gibi çeşitli şekillerde destek aldılar.
Bunların bir bölümü şirketler tarafından geri ödenecek. Diğer bir bölümü ise karşılıksız bir biçimde sağlanmış durumda.
Konuyla ilgili bir çalışma yapan IATA, havayollarının aldıkları desteğin niteliğini ve geri ödenip ödenmeyeceğini araştırdı.
IATA, 15 Mayıs 2020 tarihi itibarıyla derlediği veriler çerçevesinde, dünya genelinde havayollarına 123 milyar USD devlet yardımı yapıldığını tespit etmiş. (Geçen hafta kesinleşen Lufthansa yardımı buna dahil değil mesela)
Bu tutarın en büyük bölümü 50 milyar USD’yi bulan borçlar ve bunun geri ödenmesi bekleniyor.
İkinci sırada ise maaş yardımları yer alıyor.
Sadece havayollarına değil hemen hemen tüm sektörlere yapılan bu destek ise karşılıksız olarak verilmiş. Otuzdan fazla ülkede, 800 binden fazla çalışanın bundan faydalandığı tahmin ediliyor.
Üçüncü sırada yine borçlar var ancak bunlar devlet garantili. Yani havayolları bu borçları geri ödeyemezse, yükümlülük devletin üzerine kalacak.
Toplama bakarsak; mevcut hesaba göre, 123 milyar USD’lik yardımın 67 milyarlık bölümü geri ödenecek.
Yardım konusunda dikkat çeken bir diğer husus, bölgeler arası dengesizlik.
ABD’deki yardım, havayollarının cirolarının neredeyse %25’ine; Avrupa’daki ise %15’ine denk bir seviyede gerçekleşmiş.
Bu oran Güney Amerika, Afrika ve Orta Doğu’da sadece %1 mertebesinde kalmış.
Neticede devlet yardımları kısa vadede havayollarının iflas etmesinin önüne geçmiş durumda.
Ancak özellikle bu yaz sezonunun ardından sektörde ne gibi gelişmeler olacağını, pazar şartları belirleyecek.
Beklenen toparlanma gerçekleşmezse, havayolları arasında bir yaprak dökümü yaşanması kaçınılmaz gibi görünüyor.