Bir çok büyük havalimanı kendisini bir “hub” (merkez) şeklinde konumlandırmak istiyor.
Aktarmalı (transfer) yolcu trafiğinin büyük önem arz ettiği bu iş modeli için güçlü bir “hub carrier” yani uçuş ağı geniş bir havayolu şirketine ihtiyaç oluyor.
İstanbul’da THY, Dubai’de Emirates, Doha’da Qatar Airways gibi.
Böyle havayolları ve havalimanları tarife planlaması yaparken, içten dışa ve dıştan dışa aktarmalı uçuşları öne çıkarıyor.
Tabii bunu yaparken kantarın topuzunu kaçırmamak ve transfer yolcuların toplam yolcu sayısı içindeki payının aşırı derecede artmasını engellemek gerekiyor.
Zira şunu unutmayalım; mesela Londra’dan Delhi’ye İstanbul üzerinden aktarmalı seyahat eden bir kişi, istatistiklere iki adet yolcu olarak geçiyor.
Fakat söz konusu kişi İstanbul’a hiç girmediği gibi, havalimanında da -eğer yapıyorsa- ancak bir kişilik alışveriş yapıyor.
Dolayısıyla transfer yolcuların değeri, kente gelen giden direkt yolculara göre çok daha düşük oluyor.
İstanbul’daki Aktarmalı Yolcu Oranı Ne Kadar?
OAG tarafından geçtiğimiz günlerde yapılan bir analizde, beş farklı havalimanındaki direkt ve aktarmalı yolcu oranları ele alındı.
Doha (DOH), Dubai (DXB), Hong Kong (HKG), İstanbul (IST) ve Singapur (SIN) havalimanlarındaki duruma bakıldı.
Hazırlanan grafikte, Aralık 2019 ve Aralık 2022 verileri kıyaslandı.
Buna göre; Singapur dışındaki dört havalimanında, aktarmalı yolcu oranının düştüğü görüldü.
Doha, yüzde 71’den 60’a ve Hong Kong, yüzde 34’ten 25’e sert bir biçimde geriledi.
Buna karşılık Dubai (yüzde 47’den 45’e) ve İstanbul’da (yüzde 56’dan 54’e) düşüş sınırlı oldu.
Aktarmalı yolcu oranı çok yüksekmiş gibi algılanan Dubai’nin İstanbul’dan neredeyse on puan daha fazla direkt yolcuya sahip olması dikkat çekici.