Avrupa Birliği (AB), havayolu sektöründe karbon emisyonu sistemi uygulamasını bir yıllığına askıya aldığını açıkladı.
Ülkemizde en yakından ve ciddi biçimde, Havayolu 101 tarafından takip edilen bu tartışmalı konu böylece yeni bir aşamaya geçiş yapmış oldu.
Bugün öğleden sonra AB tarafından düzenlenen bir basın toplantısı ile duyurulan bu yeni gelişme aslında uluslararası camianın, AB tarafından alınan tek taraflı bir karara karşı bir zaferi şeklinde de yorumlanabilir.
Bu yılın başından itibaren yürürlüğe girmiş bulunan karbon emisyonu sistemi uygulamasının askıya alınmasına gerekçe olarak, ICAO liderliğine yapılmakta olan küresel emisyon konulu çalışmalarda kaydedilen gelişme gösteriliyor.
Ancak sürecin geçmişine şöyle bir bakıldığında durumun hiç de o kadar basit olmadığı görülüyor.
AB’nin karbon emisyonu kararı geçtiğimiz yıl içerisinde önce hukukî yönden itirazlarla karşılaşmış; AB’nin ilgili komisyonu bunu savuşturmayı başarmıştı.
Bir çok devlet tarafından resmen protesto edilen bu uygulamaya en sert tepki Çin ve Hindistan’dan gelmişti.
Bu iki devletin resmî mercileri, kendi havayolu şirketlerinin AB karbon emisyonu sistemi uygulamasıyla ilgili herhangi bir çalışma yapmasını yasaklamıştı.
İlave olarak; Çin ve Hindistan’lı havayolu şirketleri tarafından verilmesi muhtemel uçak siparişlerinde, Airbus’ın dezavantajlı bir konuma sürükleneceği gayrıresmî olarak sürekli vurgulanmıştı.
Benzer tepkiler ABD’den de gelmiş ve Cumhuriyetçi Senatör John Thune ile Demokatik Senatör Claire McCaskill tarafından ortaklaşa hazırlanan bir kanun teklifiyle, Amerikalı havayolu şirketlerinin, AB tarafından uygulanmakta olan karbon emisyonu sistemine dahil olmasının engellenmesi amaçlanmıştı.
Neticede uluslararası kamuoyunun baskıları etkisini gösterdi ve özellikle Avrupa’ya uzak noktalardan uçuş yapmakta olan havayolu şirketlerini derinden etkileyecek karbon emisyonu sistemi bir yıllığına ertelendi.
Bakalım önümüzdeki bir sene içerisinde ICAO bünyesinde bu konuda somut herhangi bir gelişme sağlanabilecek mi?
Karbon Emisyonu Sistemi Nedir?
Kısaca hatırlamak gerekirse; bu uygulama kapsamında havayolu şirketleri, AB sınırları içerisindeki bir havalimanının varış veya kalkış noktası olacağı tüm uçuşlar için, AB Karbon Emisyonu Sistemi dahilinde belli bir meblağ ödemek zorunda kalacaklardı.
Bu tutarın bir bölümüyle (%85) ilgili kota, havayolu şirketlerine ücretsiz dağıtılırken, bu kotanın aşılması durumunda şirketlerin ilave permi satın almaları gerekiyordu.
Aslında bu işin kökü, 1997 yılındaki Kyoto protokolüne dayanmakta.
O tarihte karbon emisyonu sisteminin dışında tutulan havayolu sektörü için bu konunun çözümünde, ICAO yetkili kılınmıştı.
Fakat ICAO’nun aradan geçen 15 yılda bu işi bir türlü bir sonuca ulaştıramaması, AB’nin kendi yolunu izlemesine vesile olmuştu.
2020 yılına gelindiğinde, havayolu sektörü kaynaklı karbon emisyonu ödemelerinin 10 milyar Euro’yu bulacağı tahmin ediliyordu.
Şirketler, karbon emisyonu ile ilgili ilk ödemeyi AB’ye, 2013 yılının Nisan ayında yapacaktı.
Not:
Havayolu şirketlerinin gerekli verileri göndermemesi ve/veya karbon emisyonu sistemiyle ilgili hiç bir girişime iştirak edilmemesi halinde, AB, karbon emisyonu tonu başına 100 Euro ceza keseceğini ilan etmişti.
Bu cezanın ödenmemesi halinde ise AB hava sahasına giriş yasağı uygulanacak.
AB’nin karbon emisyonu piyasasında bir tonluk emisyonun değeri şu an için 9 Euro mertebesinde bulunuyor.
Comments
2 responses to “AB, Karbon Emisyonu Sistemini Askıya Aldı”