Hizmet sektöründe farklılaşmak, son derece güç bir olaydır.

Hele iş, her geçen gün emtialaşma yolunda hızla ilerlemekte olan havayolu sektöründeyse, bu durum daha da zorlaşır.

Bu gidişatı önlemeye çalışan havayolu şirketleri, kendilerini yolcu nezdinde farklı kılacak bir çok çalışmaya imza atmaya devam ediyor.

Kısa-orta mesafeli seyahatlerde, uçuş dışı ürünlere ağırlık verilirken, uzun ve çok uzun (ER) seferlerde ise uçuş esnası deneyim ön plana çıkıyor.

Genelde geniş gövdeli uçaklarla yapılan bu kategorideki yolculuklarda koltuk arkası ekranlar üzerinden yolculara sunulan film, müzik, oyun, bilgilendirme gibi seçenekler, seyahatin rahat geçmesine yönelik olarak hazırlanan konfor paketleri, ikram edilen yiyecek ve içeceklerin lezzeti ve çeşitliliği, koltukların rahatlığı gibi farklı bir çok unsur, uçuşun rahat geçmesi açısından ön plana çıkıyor.

Uçaklarının içini yenilemeye başlayan KLM bu konuda profesyonel tasarımcıyla çalışırken, yastık ve battaniyelerde, Hollandalı üretici Auping, uçak kabininin ambiyansını derinden etkileyen halılar için de yine bir Hollandalı firma, Desso‘yu tercih etmişti.

“Premium Service” adı ile yeni bir uygulama başlatan United Airlines, ABD’nin batı kıyısı ile doğu kıyısı arasında yapacağı bazı seferlerde, kabin konforu artırılmış uçakları devreye almış; Business Class yolcularına 180 derece yatan koltuklar sunar hale gelmişti.

British Airways, “Height Cuisine” konsepti ile yolcularına düşük basınçlı uçak kabini için özel olarak üretilmiş yiyecek ve içecekler ikram etme iddiasına girişmişti.

Uçuş esnası deneyimini bir marka farklılaştırma fırsatı olarak kullanan Delta Air Lines’ın girişimi de dikkate değer.

Delta’nın yolcularıyla yaptığı son anketlerde, özellikle uzun uçuşlardaki en önemli konfor unsurunun, uyku olduğu ortaya çıkmıştı.

Bunun üzerine, yolcuların daha rahat uyumasına yönelik bir proje başlatan Delta, dünyaca ünlü Westin Hotels ile anlaşarak, bu firmanın “Heavenly” markası altındaki bazı ürünlerini uçak içerisine taşımaya karar vermişti.

Uyku konusunda bununla yetinmeyen Delta, konforlu yastıkların yanı sıra, 180 derece yatan koltuklarını ve IFE sisteminde bulunan “beyaz gürültü” yayınını da, bir marka farklılaştırıcı unsur olarak ön plana çıkarıyor.

Ülkemize bakıldığında ise, uçuş esnasında yolcularına sunduğu ikramın lezzeti ve kalitesiyle dünya genelinde liderliğe soyunan Türk Hava Yolları’nın geçtiğimiz günlerde, uçuş esnası konfor paketleri değerlendirmesinde iki ödül birden kazandığını hemen hatırlamakta fayda var.

Netice olarak şunu söyleyebiliriz;

havayolu seyahat süreci, bir çok halkayı içeren oldukça uzun bir zincir.

Bu zincirin belki de en önemli halkası, yolcuların satın almış oldukları havayolu seyahatini teslim aldıkları, deneyimledikleri uçak kabinleri.

Uçuş esnasında yolcuların için oluşturulmaya çalışılan ambiyans, müşteri memnuniyetine giden yolda büyük önem taşıyor.