Amerika Birleşik Devletleri (ABD), bu gece yarısından itibaren yürürlüğe giren ve “government shutdown” olarak adlandırılan gelişmenin şokunu yaşıyor.
Salı sabahından itibaren yaklaşık 800 bin ABD devlet memuru, ücretsiz izne çıkıyor.
Millî parklar ve müzeler kapatılacak, vize ve pasaport işlemleri yapılmayacak.
İşin havayolu sektörünü etkileyen tarafı ise, havalimanı güvenliği ve hava trafik kontrol memurlarında olacak.
Havalimanlarındaki güvenlik noktalarında yığılmalar yaşanacağı riski gündemde.
Hava trafik kontrol memurları ise ABD hükûmetinin kapanması hâlinden etkilenmiyor. Buradaki görevliler çalışmalarına devam edecek.
ABD Havayolu Şirketlerinde Akaryakıt Verimliliği
ABD bir siyasî ve dolayısıyla iktisadî krizle karşı karşıya kalmışken, biz asıl konumuzu, ABD’deki havayolu şirketlerinin akaryakıt sarfiyatlarına dönelim.
Bilindiği üzere, sera gazı salınımında havayolu ulaşımı önemli bir paya sahip.
2050 yılına gelindiğinde, havayolu sektörünün dünya genelindeki karbon emisyonumu salınımı payının %15’e yükseleceği tahmin ediliyor.
Günde 4,5 milyon varil petrol kullanımıyla havayolu sektörü, dünya genelindeki ulaşımla ilgili sarfiyatın %10’unu oluşturuyor.
Dolayısıyla, havayolu sektörü, çevreciler tarafından sürekli bir biçimde mercek altında tutuluyor.
Avrupa Birliği tarafından uygulanmaya çalışılan ve yıllardır tartışıladuran karbon emisyonu vergisinin sebebi de bu.
International Council on Clean Transportation (ICCT) tarafından gerçekleştirilen bir araştırmanın sonuçları, Amerikalı havayolu şirketlerinin akaryakıt sarfiyatı konusundaki gelişimini ele alıyor.
Araştırma raporu, şirketlerin 2010 yılı verilerine göre hazırlanmış.
Raporda genel olarak iki farklı değerlendirme tablosu yer alıyor.
- ABD iç hatlarında faaliyet gösteren 15 farklı havayolu şirketinin akaryakıt verimliliği performansı
- ABD iç hatlarında en fazla yolcunun seyahat ettiği ilk 10 şehir çiftindeki genel akaryakıt verimliliği
Akaryakıt sarfiyatını etkileyen bir çok faktör bulunuyor.
Yolcu doluluk oranı, uçuş mesafesi, hava durumu, motor teknolojisi, uçağın yaşı ve büyüklüğü, akaryakıt yükleme politikası, hız, hava trafik yoğunluğu gibi bir etken, havayolu şirketlerinin bu konudaki verimlilik performansını yakından ilgilendiriyor.
Araştırmanın sonuçlarına göre 2010 yılında ABD iç hatlarında akaryakıtını en verimli kullanan ilk üç firma; Alaska Airlines, Spirit Airlines ve Hawaiian Airlines olurken, AirTran Airways, American Airlines ve Allegiant Airlines bu listenin en sonunda yer alan havayolu şirketleri olarak dikkat çekiyor.
Listenin ilk sırasındaki şirket ile sonuncu arasındaki %26’lık fark, gerçekten son derece şaşırtıcı büyüklükte bir fark.
ABD iç hatlarının en büyük şirketi konumundaki Southwest’in, yine kendisine yakın büyüklükteki rakiplerinin önünde yer alıyor oluşu da ayrıca dikkat çekiyor.
2010 yılında filosundaki eski uçak sayısı bir hayli fazla olan American Airlines’ın 14.sırada yer alması, doğrusu pek de sürpriz değil.
Önümüzdeki yıllarda filosuna katılacak yüzlerce yeni uçak ile gençleşecek olan American, akaryakıt verimliliğinde üst sıralara tırmanabilir.
Havayolu şirketlerinin kârlılığı ile akaryakıt sarfiyat verimliliği arasında herhangi bir ilişki olmadığı da, yine araştırmanın ilgi çekici ayrıntılarından.
Şehir çifti bazında yapılan analizde, tabii olarak, kısa hatlar uzun hatlara nispeten daha verimsiz bir görüntü çiziyor.
Ancak akaryakıtın büyük bir kısmının iniş ve kalkış sırasında sarf edildiği düşünüldüğünde, bu sonucun doğal olduğu sonucuna varılabilir.
Neticede; havayolu sektörünün çevre ile olan ilişkisi önümüzdeki yıllarda da devam edecek ve havayolu şirketleri, gerek motor ve gerekse gövde üretiminde yapılacak teknolojik yenilikleri takip etmek durumunda olacak.