Tarihler 15 Ocak 2009’u gösterirken New York Hudson Nehri’nde büyük bir mucize yaşandı. US Airways’e ait Airbus A320 tipi uçak, LaGuardia Havalimanı’ndan kalkışından hemen sonra kuş sürüsüne girdi.
Her biri 15 – 20 kilogram ağırlığındaki Kanada kazları, A320’nin iki motorunun da durmasına neden oldu. İçinde 155 yolcu ve mürettebat bulunan, 78 ton ağırlığındaki uçak, adeta motorsuz hava taşıtı ‘planör’ haline gelmişti.
1549 sefer sayılı A320’nin tek kurtuluşu Hudson Nehri’ni yapacağı inişti.
Kaptan Chesley Burnet ‘Sully’ Sullenberger, zor bir karar verdi. Hudson Nehri’ne mükemmel planlamayla başarılı bir iniş yaptı. Tıpkı gençliğinde küçücük bir planörle yaptığı inişlerdeki gibi kusursuzdu. Yolcuların ve ekibinin hayatını kurtardı. Sullenberger, ulusal kahraman haline geldi.
Peki 1951’de Teksas’ta doğan Sullenberger kimdi? Dünya onu yazdığı ‘Highest Duty-En Yüce Görev’ kitabıyla tanıdı… İşte, altı yaşında pilot olmayı kafasına koyan, 16 yaşında telsizi olmayan bir uçakla uçuş eğitimi almaya başlayan, askeri ve sivil pilotluk kariyerinde kazalar konusunda araştırma yapan Sullenberger’in hayatından köşe başları…
PİLOTLUĞA ALTI YAŞINDA KARAR VERDİ
Denison Teksas’ta doğan Sullenberger, öğretmen olan annesiyle birlikte altı yaşındayken ilk uçuşunu yaptı. Bindikleri Braniff Havayolları’na ait Convair 440 uçağında pilot olmaya karar verdi. Okuma-yazmayı öğrenmesiyle eline geçen tüm havacılık dergilerini okumaya başladı. Uçak modelleri yaptı.
BABASI DESTEKLEDİ
Uçuş eğitimine 16 yaşında başlayabileceğini öğrenmişti. Bu fikrini diş hekimi olan babasına açtı. Babası, İkinci Dünya Savaşı’nda pilot olmak istemiş ama son anda vazgeçmişti. İki yakın arkadaşı pilot olmuş ama onlar savaşta hayatını kaybetmişti.
İLK UÇUŞ ÖĞRETMENİ
16 yaşındayken, 1967 yılında uçuş eğitimine başladı. İlk uçuş öğretmeni zirai ilaçlama pilotluğu yapan L. T. Cook Jr’dı. Uçuşlarını çiftlikteki toprak düzlükten bez kaplama, telsizi olmayan Aeronca 7DC ile yaptı. Uçağın kirası saatlik altı dolardı. Bunun 1.5 dolarını Sullenberger kilisede hizmetli olarak çalışıp ödüyordu.
Çok tecrübeli bir pilot olan Cook, Sullenberger’in idolü oldu. Yedinci uçuş saatinde tek başına uçmaya başladı. 1968’de 70 saat uçup pilot lisansını aldı. İlk yolcusu olarak annesini uçurdu. Öğretmeni pilot Cook, 2001’de kanserden hayatını kaybetti. Sullenberger Hudson Nehri’ne inişten sonra Cook’un eşinden bir mail aldı. “Senin bunu başarabileceğin yıllar öncesinden belliydi” diyordu…
HAVA HARP OKULUNU GİRDİ
Yüksek performanslı uçaklarla uçmak istiyordu. Amerikan Hava Kuvvetleri’nde görev yapabilmek için Harp Okulu’na girdi. Pilotaj yeteneğinin artması ve manuel uçuş kurallarını öğrenmek için planörle uçtu. Hudson Nehri’ne inişte yaptığı mükemmel planlamada bu planör uçuşlarının katkısı büyüktü. Planör uçuşunda o kadar iyiydi ki, arkadaşlarını bile uçuruyordu.
22 kişilik sınıftan jet uçaklarında görev yapmak için seçilen iki kişiden biriydi. Uçuş eğitiminden sonra F-4 uçağıyla uçtu. Bir gün havada kumandaları kilitlenen F-4 uçağıyla üsse dönmeyi başardı. Bakıma alınan uçak ertesi günkü uçuşta bu arızayı tekrarlayarak düştü. Olayda iki yakın arkadaşı hayatını kaybetti.
DAHA ÇOK UÇMAK İSTİYORDU
Yedi yıl Hava Kuvvetleri’nde uçtuktan sonra bir karar vermesi gerekiyordu. Subaylığa devam ederse uçakları bırakacak, karargahlarda çalışacaktı. Ya da sivil yaşantıyı seçip çok sevdiği uçuşa devam edecekti. O, gökyüzünü seçti. Uçuş Mühendisi olarak iş bulabildi. Haftada sadece 200 dolar kazanıyordu. Dört yıl boyunca uçuş mühendisi olarak görev yaptı. 1984’te ikinci pilot, 1988’de de kaptan oldu.
KAZALARI ARAŞTIRDI
Amerikan Ulusal Ulaştırma Emniyet Dairesi adına uçak kazalarında uzman olarak görev yaptı. İncelediği kazalardan biri de 1989’da Kaliforniya’da düşen kendi şirketine ait yolcu uçağıydı. İşten çıkartılan bir bilet satış görevlisi iptal edilmemiş apron kartıyla personel bölümünden geçerek uçağa silahlı binmişti. Yolcular arasında onu işten çıkartan şefi de vardı. Koltuk cebine şefi için şöyle bir mesaj yazdı: “Merhaba Ray. Her şeyin böyle bitebileceğini düşünmüş müydün?”
Sonra kokpite gitti. İki pilotu da vurdu. Son kurşunu beynine sıktı. Yedi bin metre yükseklikten derin dalışa geçen uçak yere çakıldı. 43 kişi hayatını kaybetti. Bu kazada Sullenberger alınacak önlemler konusunda Amerikan Ulusal Ulaştırma Emniyet Dairesi’ne (NTSB) rapor hazırladı. Tüm dünyada bu kazadan sonra işten ayrılanların apron ve şirket kartları toplanmaya başladı.
EŞİNİ HAVAYOLLARINDA BULDU
İlk evliliğinden kısa süre sonra boşanan Sullenberger bir gün çalıştığı şirketin düzenlediği halk gününde görevlendirildi. Burada Pacific Southwest Havayolları’nın pazarlama bölümünde çalışan Lorraine ile tanıştı. Üç ay sonra evlenmeye karar verdiler.
Ayın 18 günü evinden ayrı olan Sullenberger, çocuklarını okutabilmek için danışmanlık şirketi kurdu. Havayollarına uçuş emniyeti, eğitim konularında danışmanlık veriyordu. En büyük arzuları çocuklarının olmasıydı. Tedaviler sonuç vermedi. Kızları Kate ve Kelly’i evlatlık aldılar.
11 Eylül 2001’deki saldırılar olduğunda havalimanına gitmiş, uçuşu için hazırlık yapıyordu. Kara haber gelince uçuşlar durduruldu. Havalimanında bagaj yükledi, yolculara yardım etti.
İŞTE O OLAY
Kaptan Sullenberger’in 15 Ocak 2009’da New York’ta Hudson Nehri’ne inişle tamamladığı uçuşu aslında dört günlük görevin son seferiydi. New York LaGuardia Havalimanı’ndan kalkacaklar ve evinin olduğu Charlotte’a gideceklerdi. Sullenberger’in kaleminden son uçuşu:
“İkinci pilotum Jeff Skiles USAirways’de sekiz yıl kaptan pilotluk yapmıştı. Ancak şirketi küçüldüğü için ikinci pilot olarak uçuyordu. 20 bin uçuş saati tecrübeye sahipti. 1549 sefer sayılı uçuşta her şey çok normal başlamıştı.155 yolcu ve mürettebatla kalkıştan 95 saniye sonra uçağımız Kanada kazı sürüsünün içine girdi. Önce büyük bir gürültü duydum. Çocukluğumda Teksas’ta fırtına böyle başlardı. Ardından burnuma yanmış barbekü kokusu geldi. İki motor da durmuştu.
Hemen karar vermek zorundaydım. Kumandaları kalkışı yapan ikinci pilottan aldım. Kalktığımız piste geri dönmeye irtifamız yetmeyecekti. Şehir üzeri tehlikelerle doluydu. Hudson Nehri’ne inerek yolcularımın hayatını kurtarabilirdim.
Yıllar önce sahildeki Intrepid Uçak Gemisi Müzesi’ni gezerken uzun uzun Hudson Nehri’ne bakmıştım. Turistleri gezdiren teknelerin rotaları aklıma kazınmıştı. İnişi teknelere çarpmadan yapabilirsem başarılı olabilirdim. Aklıma hemen 1942’deki B-24 bombardıman uçağının suya iniş testleriyle, 1956’da PanAm Havayolları’na ait Boeing 337 pervaneli uçağın iki motorunu kaybedip Pasifik Okyanusu’na inmesi geldi. İki iniş de başarılı olmuştu.
KUMANDALAR SULLENBERGER’DE
İkinci pilot Skiles acil durumda yapılacakları anlatan check-list’i okumaya başladı. Yolculara anonsta suya ineceklerini, çarpmaya hazır olmalarını söyledim. Son kez LaGuardia kulesiyle ineceğimiz yer hakkında bağlantıya geçtim. Suya yaklaşırken burnu topladım. Düşen süratle birlikte daha yumuşak bir iniş yapacaktık. A320 suya çarpmasıyla birlikte birkaç yüz metre ilerledi ve durdu. Tahliyeyi başlattım. Bu sırada uçağın su almasını önlemek için kapakları kapattık. Kabin memurlarının büyük çabası ve tecrübesiyle paniksiz bir tahliye yapıldı. Kabini iki defa kontrol ettim. Uçak tamamen boşaltılmıştı”
Havacılık tarihinde bir mucize yaşanmıştı. New York’un ortasında iki motorunu da kaybeden uçak Hudson Nehri’ne inmiş ve herkes hayattaydı. Üç hafta sonra uçakta kargoya verdiği bavulu geldi. İçindeki diz üstü bilgisayarı, boş zamanlarında dinlemekten büyük zevk aldığı iPod’u ıslanmış, kullanılamaz hale gelmişti. Bavulunun içinde hazırladığı sandviç de duruyordu.
KAHRAMAN OLDU
Ulusal bir kahraman haline gelen Sullenberger, bir yıl sonra UsAirways’den 60 yaşında emekli oldu. Halen uçuş emniyeti konusunda konuşmalar yapıyor, havayollarına eğitim veriyor. Bir yandan da ikinci kitabını yazıyor. Kaz sürüsünün içine girince motorları duran uçağını New York’ta Hudson Nehri’ne indirerek 155 kişinin hayatını kurtaran kahraman pilot Sullenberger’in yazdığı kitap satış rekoru kırdı.