Uçakla seyahatin en kanıksanmış aşamalarından bir tanesi, “check-in” olarak tâbir edilen işlemin yapılmasıdır.
Check-in yapan bir yolcu, havayolu şirketine, “ben havalimanına geldim ve uçuş için hazırım” demiş ve uçuşunu teyit etmiş oluyor.
Ancak son on yıl içerisinde hızla gelişen ve artık cep telefonlarındaki bir uygulama ile son derece pratik hale gelen check-in işlemini, 24 saat öncesinden ve belki de havalimanının yüzlerce kilometre ötesindeki bir yerdeyken yapmak mümkün.
Bu açıdan bakıldığında, yolcunun havalimanında ve uçuşa hazır halde olduğu şeklindeki bildirimi, geçersiz hale geliyor.
Hatırlanacağı üzere, check-in işleminin günümüzde gelmiş olduğu noktadan hareketle IATA, bu sürecin lüzumsuz olup olmadığını değerlendirmek ve neticede bu işlemi tamamen kaldırmak için bir çalışma başlatmıştı.
IATA’nın, “No more check-in” adı verilen süreçle ilgili projesinde hedef, [bilet satın alma + uçuşu teyit etme + koltuk seçimi + biniş kartı] işlemlerinin tek bir aşamada tamamlanmasını sağlayacak bir sistem geliştirilmesi.
Projenin değerlendirme aşamasına ilişkin ilk sonuçların, 2015 yılı Nisan ayında alınması bekleniyor.
Qantas, “Auto Check-in” Uygulaması Başlattı
Check-in sürecinin evrileceği noktayı şimdiden tahmin eden Qantas, geçtiğimiz Aralık ayında, “Auto Check-in” uygulamasını başlattı.
Sistem şu şekilde işliyor:
Uçuşa belli bir süre kalana kadar Qantas web sitesinden veya mobil uygulamasından check-in yaptırmayan yolcuların cep telefonuna bir SMS gönderiliyor.
SMS’te bulunan link tıklandığında açılan web sayfasında, yolcunun yanında herhangi bir tehlikeli madde bulunup bulunmayacağı konusundaki beyanı alınıyor.
Bir sonraki adımda ise mobil boarding pass oluşturuluyor. Bu aşamada istenirse, koltuk ve uçuş değişikliği yapılabiliyor.
Check-in işlemi üç basit adımda tamamlanmış oluyor.
Yolcu havalimanına vardığında, cep telefonundaki mobil boarding pass ile kiosklardan bir tanesinden bagaj etiketini bastırabiliyor.
“Q Bag Tag” sahibi yolcular ise, bagaj etiketi bastırmaksızın, bagajlarını ilgili bölüme bırakabiliyor.
Bu sayede, check-in işlemini yapmayı unutan veya böyle bir imkân olduğunu bilmeyen yolcular hem bu konuda bilgilendiriliyor, hem de bu yolcuların havalimanında geçireceği check-in süresi kısaltılarak, daha konforlu bir seyahat imkânı sağlanıyor.
Geçtiğimiz Aralık ayında Sydney ile Darwin, Adelaide ve Perth arasındaki uçuşlarla devreye giren Qantas Auto Check-in, şu an için Avustralya iç hat uçuşlarının çok büyük bir bölümünde kullanılabiliyor.
Şimdilik sadece yalnız başına seyahat eden yolcular, yakın bir gelecekte ise tüm yolcular bu kolaylıktan faydalanabilecek.
Qantas son yıllarda, yolcu deneyimini geliştirmeye yönelik olarak yaptığı teknolojik yeniliklerle, adeta sektör lideri haline geldi.
Şirketin hizmet verdiği yolcuların yaklaşık %80’i Avustralya iç hatlarında seyahat ediyor. Bu açıdan bakıldığında, yapılan teknolojik yeniliklerin büyük oranda iç hatlarda geçerli olması, hiç şaşırtıcı değil.
Kim bilir belki de, IATA tarafından yürütülmekte olan “No more check-in” projesinin hayata ilk geçeceği yer, Avustralya iç hat pazarı olur.