Yeni seçilen Amerikan Başkanı Donald Trump’ın en fazla dikkat çeken açıklamalarından bir tanesi, ABD’nin eskiyen altyapısını yenileme planlarına yönelik olandı.
Trump, ülkenin altyapısının kabul edilemez derecede eski olduğunu belirterek, topyekûn bir yenileme girişiminin başlatılacağını duyurmuştu.
Yeni başkanın devreye sokmaya çalıştığı planın toplam maliyetinin 500 milyar USD ile 1 trilyon USD arasında olacağı tahmin ediliyor.
Gerçekten de, ABD’ye ilk kez seyahat edenler, dünyanın lider ülkesindeki yolların, köprülerin ve havalimanlarının durumuna şaşırabilir.
Zaten 2014 yılının Şubat ayındaki konuşmasında dönemin ABD Başkan Yardımcısı Joe Biden, ABD’nin her geçen gün daha da gerileyen altyapı kalitesine değinirken, LaGuardia Havalimanı‘nı örnek göstermişti.
Biden konuşmasında, “Gözlerinizi bağlasam ve gecenin ikisinde sizi New York’un LaGuardia Havalimanı’na bıraksam; gözlerinizi açtığınızda, “Bir üçüncü dünya ülkesindeyim herhalde.” diye düşünürsünüz.” şeklinde bir ifade kullanmıştı.
Joe Biden’ın bu sert eleştirisinin ardından LaGuardia’nın yenilenmesi konusunda yapılan çalışmalara hız verilmiş ve “LaGuardia Uluslararası Havalimanı Ana Terminali Dizayn/Yapım/Finans/İşletim ve Bakım ve Onarım’ı kapsayan Yeniden İnşası Projesi” hayata geçirilmişti.
Yaklaşık 4 milyar USD’ye mâl olması beklenen proje çerçevesinde, LaGuardia Havalimanı baştan aşağı yenilenecek.
New York JFK Havalimanı Yenilenecek
Benzer bir durum, New York’un bir numaralı havalimanı JFK için de geçerli.
New York Valisi Andrew Cuomo tarafından bu ayın başında açıklanan projeye göre, JFK Havalimanı’nın tamamen elden geçirilmesi hedefleniyor.
Yeni projede, mevcut durumda birbirlerinden bağımsız yapılar şeklinde sıralanan terminal binaları yerine, daha iyi bağlanmış ve nispeten entegre olmuş bir terminal düzeni amaçlanıyor.
Hem terminaller arasında, hem de JFK Havalimanı ile çevresi arasındaki ulaşım altyapısı da yine bu proje kapsamında yenilenecek.
Vali Cuomo, projeyi tanıttığı konuşmasında ayrıca, 2016 yılında hizmet verdiği 60 milyon yolcuyla JFK’in kendi rekorunu kırdığını belirterek, geleceğe yönelik tahminlere göre 2030 yılında 75 milyon ve 2050 yılında 100 milyon yolcuya ev sahipliği yapacaklarınının altını çizdi.
Cuomo ayrıca, geçmiş dönemlerde JFK’de yapılan genişletme çalışmalarının olumsuz sonuçlara yol açtığını; birbirinden kopuk terminal binalarının ortaya çıktığını, yolcu deneyiminin istikrarsızlaştığını, elde edilen ilave kapasitenin kısa sürede tükendiğini ve havalimanına ulaşımın son derece meşakkatli bir hale geldiğini vurguladı.
JFK’i yenileme planının satır başları şunlar:
- Yenilenecek ve yeni yapılacak terminallerle, havalimanı genelinde entegre bir yapı sağlanacak.
- Havalimanının terminaller arasında kalan yolları yeniden düzenlenerek, söz konusu terminaller arasındaki geçiş kolaylaştırılacak.
- Otopark merkezîleştirilecek ve kapasitesi artırılacak.
- Yolcu odaklı bir kalite kontrol programı başlatılarak, yiyecek-içecek, perakende, duty-free, toplantı odaları gibi noktalarda üst seviye bir yolcu deneyimi hedeflenecek.
- Hava tarafındaki taksi yolları artırılarak, uçakların yerde daha az zaman harcaması sağlanacak. Bu sayede slot sayısı ve dolayısıyla da havalimanı trafik kapasitesi artırılacak.
- Yüz tanıma, video ile izleme gibi yeni teknoljilere yatırım yapılarak güvenlik, en üst seviyeye çıkartılacak.
- JFK’ye ulaşımı sağlayan otoyollarda meydana gelen darboğazları aşmak için, 1,5 – 2 milyar USD yatırım yapılacak.
- Havalimanının demiryolu bağlantıları iyileştirilecek ve kapasitesi artırılacak.
New York Valisi Andrew Cuomo, projenin zamanlaması ile ilgili net bir açıklama yapmazken, toplam maliyetin 7 ilâ 10 milyar USD arasında gerçekleşebileceği belirtiliyor.
Her ne kadar Trump döneminden önce başlatılmış olsa da, JFK yenileme projesinin, yeni başkanın kuvvetli desteğini arkasında hissedeceğini düşünüyoruz.
Planın ayrıntılarına buradan ulaşabilirsiniz.