İnsanların biyolojik özelliklerine (biyometrik) dayalı veri kullanımı hayatın her alanında her geçen gün daha da yaygınlaşıyor.
Çin Halk Cumhuriyeti, bu alanda başı çeken devletlerden bir tanesi.
Çin, ilk olarak 2018 yılında duyurduğu sosyal kredi sistemi çerçevesinde vatandaşlarını çok yakından takip edebiliyor.
Orwellian tarzda bir toplum mühendisliği şeklinde değerlendirilen bu uygulama aynı zamanda, özel hayatın mahremiyetinin ihlali noktasında ciddi bir biçimde eleştiriliyor.
Chengdu Shuangliu Havalimanı’nda bulunan bilgi ekranları, biyometrik veri kullanımına farklı bir boyut katmış durumda.
Söz konusu ekranın karşısında bir süre hareketsiz duran bir yolcu, uçuşu ve biniş kapısıyla ilgili bilgi alabiliyor.
Sistem bu bilgiyi, yolcunun yüzünü tarayıp, veri tabanında yaptığı eşleştirme sayesinde sağlıyor.
Chengdu Shuangliu Havalimanı’ndaki bu uygulamanın en ilginç yanı, yolcunun daha önceden yüzünü, havalimanındaki herhangi bir noktada kendi isteği çerçevesinde taratmış olmasına gerek duymaması.
Daha açık bir ifade ile, yolcu check-in işlemini bilinen yöntemleri (check-in bankosu, kiosk, mobil, internet gibi) kullanarak yapmış olsa dahi, ama havalimanında ama şehrin içinde bir yerlerde söz konusu yolcunun yüzü taranarak, ilgili sistemin veri tabanına girmiş bile.
Neticede, her ne kadar karşı çıkanlar olsa da kişisel verilerin elektronik ortamda kullanımı giderek yaygınlaşacağa benziyor.
Böylece, “uslu” vatandaş olanların işleri, seyahatleri sırasında iyice kolaylaşacak gibi görünüyor. 🙂
Wow! China Airport face recognition systems to help you check your flight status and find the way to your gate. Note I did not input anything, it accurately identified my full flight information from my face! pic.twitter.com/5ASdrwA7wj
— Matthew Brennan (@mbrennanchina) March 24, 2019