Geçen hafta Singapur’da ilk uçuşunu başarıyla gerçekleştiren Volocopter, bu kez de aracın kargo versiyonunu tanıttı.

Şirket, VoloDrone adı verilen araç ile lojistik, tarım, altyapı ve kamu hizmetleri alanlarına girmeyi hedefliyor.

Tamamen elektrikli motorlarla çalışan ve pilotsuz bir biçimde uçuş yapabilen VoloDrone, 200 kg ağırlık taşıma kapasitesiyle özellikle dikkat çekiyor.

Araç, özel taşıma bağlantıları sayesinde çok farklı tipte kargolara hizmet verebilecek şekilde tasarlanmış.

Çapı 9,2 metreyi bulan 18 adetlik pervane sisteminin yerden yüksekliği 2,3 metre.

Böylelikle aracın iniş kızakları arasında oldukça hacimli paketleri sığdırmak dahi mümkün olabiliyor.

VoloDrone ayrıca, Euro-pallet standartlarıyla uyumlu olacak şekilde üretilmiş.

Aracın, daha önceden belirlenmiş standart rotalar üzerinden uçuş yapabilmesi yönünde denemeler devam ediyor.

Aslına bakacak olursak, pilotsuz bir biçimde uçacak olan hava araçlarının ilk aşamada kargo taşımacılığında kullanılması çok daha mâkûl görünüyor.

Uçakların ilk üretildiği yıllara gittiğimizde, benzer uygulamalarda karşılaşıyoruz.

İşletme emniyetinden henüz tam olarak emin olunmayan o dönemlerde, uçaklarda yolcudan ziyade posta taşındığını biliyoruz.

Geçtiğimiz Mayıs ayında Alman lojistik devi Deutsche Post DHL, Çin’in Guangzhou kentinde drone ile küçük paket (5 kg’ye kadar) teslimatı hizmeti başlatmıştı.

DHL bu projede, Çinli EHang firması ile işbirliği yapmıştı.

Yine bundan sadece bir ay kadar önce, dünyanın önde gelen lojistik şirketlerinden UPS, Amerikan Federal Havacılık Dairesi FAA’den, bir “drone havayolu” kurma ve işletme lisansı alarak bu konuda bir ilke imza atmıştı.

Benzer şekilde, Google’ın ana şirketi Alphabet bünyesinde bulunan Wing firması da ABD’nin Virginia eyaletinde küçük paket taşıma hizmeti vermeye hazırlanıyor.

Wing zaten bu yılın başlarında, Avustralya’nın Canberra kentinde drone ile küçük paket teslimatı hizmeti başlatmıştı.