THY Olmayınca, İsrail – ABD Pazarı, United’a Kaldı

United Airlines, ABD ile İsrail’in başkenti Tel Aviv arasındaki seferlerini, süregiden Covid-19 salgınına rağmen artırma kararı aldı.

United, Washington Dulles (IAD), San Francisco (SFO) ve Newark (EWR) çıkışlı Tel Aviv seferlerine bir de Eylül ayından itibaren Chicago O’Hare (ORD) hattını ekleyecek.

Böylelikle, Ekim ayı sonu itibarıyla United’ın ABD ile Tel Aviv arasındaki haftalık uçuş sayısı 23’e çıkacak.

Dünya genelinde bir çok havayolu şirketi dış hat uçuşlarını artırmakta tereddüt ederken, United’ın bu hamlesi özellikle dikkat çekiyor.

Bu hamlenin temelinde, ABD – İsrail havayolu pazarında son aylarda yaşanan gelişmeler büyük rol oynuyor.

Öncelikle, İsrail’in millî havayolu şirketi El Al’ın durumuna değinmem şart.

Salgın sonrası girdiği krizden bir türlü kurtulamayan El Al, Temmuz ayının başından bu yana uçuşlarını tamamen durdurmuş durumda.

El Al’ın seferlerine ne zaman ve nasıl başlayacağı henüz belli değil.

El Al’ın pazarda olmamasına ayrıca, ABD’den Tel Aviv’e United’ın dışında bir tek Delta Air Lines’ın, New York JFK’den günde sadece bir kez sefer yapmasını da eklemem gerekiyor.

THY Olmayınca, İsrail – ABD Pazarı, United’a Kaldı

Ama İsrail – ABD pazarı için asıl kırılma noktasının, Türk Hava Yolları’nın İstanbul – Tel Aviv uçuşlarındaki dramatik azalma olduğunu düşünüyorum.

Zira normal dönemde, THY’nin en fazla uçuş yaptığı dış hat noktası olan Tel Aviv’di.

Salgın öncesi dönemde THY, bir bölümü Boeing 777 ve Airbus A330 gibi geniş gövdeli uçaklarla olmak üzere, İstanbul İGA Havalimanı’ndan Tel Aviv’e haftada tam 61 uçuş icra ediyordu.

Yani bir başka deyişle, bu iki nokta arasında her gün neredeyse dokuz uçuş gerçekleştiriliyordu.

THY bununla da kalmıyor, İGA Havalimanı’ndan yapılan yolcu uçağı seferlerinin yanı sıra, Atatürk Havalimanı’ndan da haftada üç kez kargo uçağı operasyonu düzenleniyordu.

Sabiha Gökçen Havalimanı’ndan her gün icra edilen yolcu uçağı seferlerini de kattığımızda, THY’nin Tel Aviv seferlerinin sayısı haftada 71’i buluyordu.

Bu uçuşlarda seyahat eden yolcuların oldukça yüksek orandaki bir bölümü, İstanbul’da aktarma yaparak THY’nin diğer uçuşlarına geçiyordu.

Hatta THY, İsrail’in bayrak taşıyıcısı El Al’ın ardından, Tel Aviv pazarındaki en büyük şirket konumunda bulunuyordu.

Covid-19 sebebiyle İstanbul – Tel Aviv uçuşlarını durdurmak zorunda kalan THY, bu hattı ancak 25 Haziran’da yeniden açabilirken, haftalık uçuş sayısı, yolcu talebinin çok düşük kalması neticesinde toplamda 6-7’nin üzerine çıkmakta zorlandı.

Tabii bunda, THY’nin özellikle ABD ve Kanada’ya yaptığı uçuşların sayısını artıramamasının da payı büyük.

Zira THY kriz öncesinde ABD’de dokuz, Kanada’da ise iki farklı noktaya sefer düzenliyordu.

Lâkin Haziran ortasında yeniden başlatılan dış hat seferlerinde İstanbul – ABD pazarı hem uçulan nokta hem de uçuş sayısı bakımından son derece cılız kaldı. Kanada’daki uçuşlar da bu günlerde başladı, başlayacak.

İş böyle olunca, bir bakıma “tavuk mu yumurtadan çıkar, yoksa yumurta mı tavuktan?” durumuna gelindi.

THY’nin Tel Aviv hattındaki talep düşüklüğü, ABD uçuşlarının azlığı ile birleşti ve bu iki olgu birbirini besledi.

Ve bunun sonucunda İsrail – ABD pazarı, şimdilik, United’a kalmış oldu.


Posted

in

Tags: