Pegasus Genel Müdürü Mehmet Nane, dün Bloomberg HT televizyonunda katıldığı bir programda, yurt içi uçak biletlerinde geçerli olan tavan fiyat uygulamasının, kur ve emtia artışından dolayı sürdürülemez olduğunu söyledi.
Mehmet Nane,
“Geçen sene Mayıs ayının sonunda yakıt fiyatları varil olarak 35 dolardı. Bugün bu fiyat 80 dolarların biraz üstü, %131 oranında bir değişim var. Dolar 6,81 iken bugün 11,99’larda, buradaki değişimler de %70’lerin üzerinde.
Toplam dövize bağlı değerlerde hem döviz hem emtianın etkisi %300’leri buluyor. Fiyatlarımızı giderlerimizle karşılaştırdığımızda %300 oranında artması lazım.
Artış var mı? Yok.
Biz hâlâ eski fiyattan maksimum tavan fiyatı olan 499 Liradan satıyoruz. Bu sürdürülebilir bir durum değil.
Kur ve emtiada denge bulunur ve fiyatlarda yukarı yönlü düzeltme yapılırsa, önümüzdeki dönemlerde dengeyi sağlamış oluruz” şeklinde konuştu.
Sürpriz Değil
Mehmet Nane’nin bu çıkışı sürpriz değil.
Pegasus, THY ile birlikte ülkemizin en büyük iki havayolu şirketinden bir tanesi ve iç hatlarda oldukça geniş bir uçuş ağı var.
Dolayısıyla, TL’nin hızlı bir biçimde değer kaybetmesi, Pegasus’un yurt içi operasyonunun zarar etmesini beraberinde getiriyor.
Uçak Biletlerindeki Tavan Fiyat Uygulaması Nedir?
Ülkemizde ilk olarak 2013 yılının Aralık ayında başlayan iç hat tavan fiyat uygulaması çerçevesinde, tek yön Economy Class biletinin en yüksek fiyatı 299 TL olarak belirlenmişti.
O tarihlerde 1 USD yaklaşık 2 TL kadardı. Bir başka deyişle, tavan fiyatın döviz karşılığı 150 USD civarındaydı.
Tavan fiyat önce 2014’ün Mayıs ayında 309 TL‘ye (150 USD), 2017’nin yaz sezonu başlarken ise 352 TL’ye (100 USD) yükseltildi.
Daha sonra uzunca bir süre bu konuda herhangi bir değişiklik yapılmadı.
Özellikle özel havayollarından gelen şikâyetlerin sonucunda Ekim 2019’dan itibaren iç hat Economy Class tavan fiyatı 450 TL’ye (80 USD) çıkarıldı.
Oysa o tarih itibarıyla baktığımızda, uçak biletlerinin tavan fiyatının 60 USD’ye kadar gerilediği görülüyordu.
Dolayısıyla, 2013 yılındaki seviyeye ulaşılabilmesi için, Türkiye iç hatlarındaki tek yön Economy Class maksimum bilet fiyatının yaklaşık 825 TL olması gerekiyordu.
Ancak yukarıda da değindiğim üzere, iç hat Economy Class tavan fiyatı sadece 450 TL’ye (80 USD) yükseltildi.
Türkiye ekonomisinin yeni bir döviz kriziyle boğuştuğu bu günlerde (Kasım 2021), Pegasus’un şikâyeti hiç de sürpriz değil.
Bu yazıyı yazdığım sırada Dolar/TL kuru 12,17 seviyesindeydi.
Bir başka deyişle, tek yön iç hat uçak biletinin tavan fiyatı sadece 37 USD mertebesinde bulunuyor.
İstanbul – Van & İstanbul – Viyana
İç hat – dış hat bilet fiyatı seviyelerinin havayolları için ne ifade ettiğini basit bir karşılaştırmayla anlatmaya çalışalım.
İstanbul – Van arası yaklaşık 1.300 km.
İstanbul – Viyana arasındaki mesafe ise 1.200 km’nin biraz üzerinde.
Pegasus, gidiş/dönüş bir Viyana uçuşunu şu anda en düşük 1.766 TL’den satıyor.
Ama aynı mesafede bulunan ve birim operasyonel maliyeti çok da fark etmeyen bir Van uçuşu için 717 TL fiyat veriyor. (Tavan fiyattan en fazla 900 TL olarak satılabilir)
Kendinize ait bir şirketiniz olsa ve aynı mal veya hizmeti böylesine iki farklı fiyattan satabilme seçeneğiniz bulunsa, hangi müşteriyi tercih ederdiniz?
İç Hat Pazarı Daha da Küçülebilir
Öte yandan, aradan geçen zaman içinde Atlasglobal ve Onur Air’in uçuşlarını durdurmasıyla, ülkemizin iç hatlarında faaliyet gösteren sadece THY ve Pegasus kaldı.
İş böyle giderse, Pegasus’un da iç hat pazarındaki uçuş sayısını azaltması kaçınılmaz gibi görünüyor.
THY ise %49’u devlet mülkiyetinde ve tamamen hükümet tarafından yönetilen bir şirket niteliğinde bulunduğundan, iç hat uçuşlarını bir nebze de olsa bir kamu hizmeti şeklinde kabul ediyor ve buradan uğradığı zararı sineye çekiyor.
Tabii bilet fiyatlarının artırılması da tek başına bir çözüm değil.
Zira böyle bir durumda yolcu sayısının azalması gibi risk de mevcut.
İç hat pazarı zaten daha Covid-19 krizinden önce ciddi bir duraklama ve hatta gerileme sürecine girmişti.
Görünen o ki ülkemiz sivil havacılık sektörü iç hatlarda bir kısır döngünün içine hapsolmuş durumda ve yakın bir gelecekte kurtulabileceğe benzemiyor.
Tavan Fiyat Uygulaması “Gönüllü”
Bu noktada, tavan fiyat uygulamasının aslında, Ulaştırma Bakanlığı’nın koordinasyonuyla havayolları arasında alınmış bir prensip kararı olduğunu ve hukukî bir bağlayıcılığı bulunmadığını unutmamak gerekiyor.
Yani havayolları bu işi bir bakıma “gönüllülük” esası çerçevesinde yapıyor.
Ayrıca havayollarının tüm biletlerini en yüksek seviyeden satmadığını ve dolayısıyla yurt içi uçuşlardan elde ettikleri ortalama bilet gelirinin aslında çok daha düşük olduğunu da hatırlatalım.