United Airlines, ABD ile Asya arasındaki Pasifik Okyanusu hatlarını, mâlî açıdan zora düşen Pan Am’dan 750 milyon dolara satın aldığında, takvimler 22 Nisan 1985 tarihini gösteriyordu.

Fakat aradan geçen zamanda United, bu pazardaki varlığını son yıllara kadar pek geliştirmemişti.

Çok değil bundan sadece on yıl önce, United, Pasifik pazarındaki en güçlü hub’ı niteliğini taşıyan San Francisco çıkışlı olarak, sadece yedi noktaya uçuyordu.

Bunların arasından Tokyo Narita Havalimanı’na günde iki kez, diğerlerine ise birer kez uçuş bulunuyordu. İlave olarak; İkinci Dünya Savaşı sonrasında Japonya’nın ABD işgâli altında olduğu dönemden miras Tokyo slotları ile Narita aktarmalı olarak Bangkok, Singapur ve Seul seferleri yapılıyordu.

Günümüze geldiğimizde ise United’ın, Pasifik pazarında çok daha aktif olduğunu görüyoruz.

United öncelikle, Tokyo aktarmalı uçuşlarını tamamen durdurmuş. Bunun yerine, Japon ANA havayoluyla etkin bir biçimde işbirliği yapıyor.

Uçulan nokta sayısı ve frekansta da ciddi artış görünüyor.

Asya’da altı noktaya her gün, dört noktaya günde iki ve bir noktaya ise günlük olmayan bir biçimde sefer yapılıyor. (Kesik çizgiyle gösterilenler Çin hatları ve ABD – Çin arasındaki siyasi gerginlik sebebiyle bu hatlar verimli bir biçimde kullanılamıyor)

United’ın Okyanusya hatları da oldukça canlı.

Şirket bu bölgede, Avustralya’da üç, Yeni Zelanda’da iki ve Fransız Polinezyası’nda Tahiti olmak üzere toplam altı noktaya uçuyor.

United bunu yaparken, Asya – Pasifik pazarında ikinci tarife dalgasını oluşturuyor.

Normalde San Francisco çıkışlı Asya uçuşlarının kalkışı sabah saatlerinde, varışı ise öğleden sonra oluyor.

Fakat uçuş sayısı arttıkça, gün içinde ikinci bir dalganın yapılması mümkün hale geldi. Artık gece saatlerinde de San Francisco’dan hareket eden seferler var. Avustralya ve Yeni Zelanda uçuşlarıysa zaten bu şekilde yapılıyordu.

United bu sayede, söz konusu dalgayı, ABD iç hat uçuşlarıyla daha rahat beslemeye başladı.

Bu durum aynı zamanda, United’ın pazardaki yerli rakipleri American ve Delta’ya karşı da elini güçlendirdi.