Bundan 10 yıl önce hayaldi.
İnternet üzerinden giyim alışverişi yapmak herkese çok uzak geliyordu.
Ama aradan yıllar geçti; Markafoni, Limango, Trendyol, Morhipo gibi web sitelerinin geldiği noktayı, televizyonlara verdikleri reklamları görünce, Türkiye’de e-ticaret işinin yeni bir aşamaya geçiş yapmakta olduğunu rahatlıkla söyleyebiliyoruz.
Havayolu sektörü için de benzer şeyleri söyleyebiliriz.
Bundan 4 – 5 sene önce şirketlerin tamamen e-bilet formatına geçiş yapması ile birlikte dağıtım işini bir hayli kolaylaştıran internet sayesinde online check-in, mobil biniş kartı, koltuk seçimi gibi seçenekler artık birer endüstri standardı haline gelmiş durumda.
Tabii online mecraların kullanımının bu derece artması, yapacakları sahtekârlıklarda mecra farkı gözetmeyen kişileri de harekete geçiriyor.
Bu konuda Airline Business dergisinde yayımlanan bir makale, her ne kadar Accertify firmasının reklamını yapan bir advertorial niteliğinde olsa da havayolu şirketlerinin online sahteciliğe karşı nasıl mücadele ettiğini göstermesi açısından faydalı.
Online sahtecilik yüzünden havayolu sektörünün 2010 yılında 1,4 milyar USD gibi bir hayli yüksek bir maliyete katlanmak zorunda kaldığı hesaplanıyor.
İşin sonunda marka saygınlığının yara alması ve müşteri memnuniyetsizliği olduğundan, büyük havayolu şirketleri online sahteciliğe karşı profesyonel seviyede tedbir alıyor.
Ancak benzer şeyleri daha küçük, özellikle de düşük maliyetli taşıyıcılar için söylemek pek mümkün olmuyor.
Bu durum, sahtecilik işine girişen kişilerin daha ziyade bu gibi şirketleri hedef almasına yol açıyor.
Deloitte firması tarafından hazırlanan “Fraud in the Airline Industry” adlı rapora göre büyük taşıyıcıların karşılaştığı her 300 sahtecilik vakasına karşı düşük maliyetliler, 1000 olayla uğraşmak zorunda kalıyor.
Yine aynı rapora göre havayolu şirketlerinin %52’sinin kendisine ait bir “hileli işlemleri tespit ve takip” sistemi bulunmuyor.
Ama herhangi bir korkuya sebep vermeyelim.
Şirketlerin böyle bir sistemi olmasa bile, kredi kartı firmaları veya havayolu şirketlerine Sanal POS hizmeti veren bankaların online sahteciliğe karşı bir hayli sofistike savunma mekanizmaları oluyor.
Önümüzdeki yıllarda e-ticaret işi daha da yaygınlaştıkça, online sahteciliğin iyice marjinalleşmesi kaçınılmaz.
Çünkü gelecek e-ticarette.
🙂